Aslanoğlu'ndan Uyanda Balığa gidelim
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP İzmir Seçim Koordinasyon Merkezi'nde gündemi değerlendirmek amacıyla basın açıklamasında AK Parti'nin mitinginde 50 bin kişi bile olmadığını söyledi.
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP İzmir Seçim Koordinasyon Merkezi'nde gündemi değerlendirmek amacıyla basın açıklamasında AK Parti'nin mitinginde 50 bin kişi bile olmadığını söyledi. Aslanoğlu, seçim koordinasyonu hakkında bilgiler verirken, Dağ'ın açıkladığı tarım vaatlerine tepki gösterdi. Kopya olduğunu ifade ederken, dün Gündoğdu'da yapılan AK Parti'nin mitingi ile ilgili eleştirilerde bulundu. Aslanoğlu,"Mitingte 50 bin kişi bile yoktu" diye konuştu.
MİTİNGTE 50 BİN KİŞİ BİLE YOKTU
Aslanoğlu, dün İzmir Gündoğdu Meydanı'ndaki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mitingi hakkında eleştirilerde bulundu. Aslanoğlu,“Dün AK Parti'nin Genel Başkanı Cumhurbaşkanı Erdoğan İzmir'deydi. Belki başarabiliriz diye çıktıklarını yolda başaramayacaklarını bir kez daha gördükleri miting yaptılar. Son yılların en az katılımlı mitingi oldu. Gereken cevabı İzmir halkı vermiş oldu. Daha da kötüsü kendileri açısından AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşurken zorla getirilen arkadaşların konuşma yapılırken alandan ayrılmalarıydı. Bugüne kadar AKP veya MHP'ye gönül vermiş arkadaşlar gelip mitingi izledikleri bir miting değil. Koskoca Cumhurbaşkanı konuşurken alandan oluk oluk insan da ayrılıyor. 50 bin kişinin bile olmadığı bir büyük miting yapmaya çalıştılar” diye konuştu.
UYAN DA BALIĞA GİDELİM
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın tarımla ilgili açıkladığı projelerin çoğu İzmir’de uygulanan projeler diye Aslanoğlu," Halkın bir deyimi var onla seslenelim; Uyan da balığa gidelim. Keşke danışmanları Hamza Dağ’ı daha iyi bilgilendirseydi ve keşke CHP’li belediyeler, sosyal belediyeciliğin en güçlü olduğu tarım gibi konulara hiç girmeseydi” diye konuştu.
SEÇİMİ ÇOK ZOR EKONOMİK ŞARTLAR ALTINDA YAPIYORUZ
Aslanoğlu seçim dönemini değerlendirirken sözlerine şöyle devam etti, "Bu seçimi çok zor ekonomik şartlar altında yapıyoruz. 14 Mayıs öncesinin daha da kötüsündeyiz. 14 mayıstan bu yana kiralar epey arttı. Sayın Cumhurbaşkan'ının emeklilere hiç bir şekilde para ödeyemeyiz. 10 Bin tl ile geçineceksiniz dediği bir dönemde seçime gidiyoruz. İzmir'in bırakın merkezinde çeperlerinde bile ev kirası yetmiyor. Bunları yarın iş dünyası zirvesinde ele alacağız. İzmir depreminden bu yana hala kanayan bir yaramız var. Orta hasarlılar, az hasarlılar o gün öyle sınıflandırılan bugün hala o sorunların çözülmediği bir dönemi yaşıyoryuz. Hala vatandaşın sorunlarının çözülmediği bir dönemi yaşıyoruz. TOKİ marifetiyle ev yaptık dedikleri vatandaşın da ne ödeyeceği belirsiz olduğıu o dönem devam ediyor."
CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Tevflik Türk tarım politikalarının kopya olduğunu ifade etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin tarım politikalarını kalem kalem ele aldı. Türk, "2012 yılından itibaren halihazırda yapılan projeler" dedi.
Türk, "AK Parti adayının tarım vaatlerinin tamamı branda desteği hariç aslında 2012 yılından başayıp 2015'te artarak Büyükşehir belediyesi trafından halihazırda yapılan projeler. Hazır Tarım Bakanlığı AK Parti'de iken bunları bakanlık eli ile yaptıramayanlar İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin altına biz yara. Şimdi de kalkıp biz tarımı desteklicez diyorlar. Biz de biraz yaratıcıık lütfen diyoruz. Bizler bakanlığın yapmaıklarını yapamadıklarını yapıyoruz. Aslında yine AK Partiki adaylar bu destekleri vereceklerini söyleyerek ülke tarımının kötü olduğunu kabul ediyorlar" dedi.
AMERİKA VE KANADA'YA İHRAÇ EDİLİDİ
Türk, "2020 yılından beri 45 bin ton yem bitkisi tohum desteği yapılmakta. Bildiğiniz gibi yem bitkilerinin su ve gübre ihtiyacı yüksektir. Bizimkiler iklim değişikliğine karşı toleranslı olan, az su isteyen, doğayla uyumlu, verimi de yüksek yem bitkilerinin tohumunu hibe ediyor. Ayrıca Can Yücel Tohum Merkezi kuruldu ve sadece 2023 yılında burada üretilen 1 milyon fide üreticiye hibe edildi. 2023’de Türkiye’nin en büyük Atalık Tohum hareketi sayılan Karakılçık buğdayı 12 bin dönüm arazide ekildi. Bu üretim sadece İzmir’de de gerçekleşmedi. Tohumları Türkiye’ye dağıttık yani hibe ettik. Buğdaydan üretilen makarnalar Amerika ve Kanada’ya İzmirli markamız ile ihraç edildi" dedi.
ÇİFTÇİYİ SÖMÜREN SÖZLEŞMELİ ÜRETİM DEĞİL
İzmir Büyükşehir Belediyesi sözleşmeli üretime 2012 yılında başladı diyen Türk," Hem de öyle sadece alıcı lehine olan, çiftçiyi sömüren sözleşmeli üretime değil, çiftçinin kendisini garantilendiği, kendi tarlasında onu işçi yapmayan onları gerçek anlamda destekleyen ve piyasanın üstünde alım garantili olan sözleşmeli üretime. TMO buğdaya 8,25TL verirken İzmir Büyükşehir Belediyesi Karakılçık buğdayını 16,00TL’de aldı. Keçi sütüneü 30,00TL, Koyun sütünü 37,00TL fiyat ile alım yaptı” diye konuştu.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ 10 İLÇEDE ARICILIK DESTEĞİ VERİYOR
Arıcılık faaliyetlerine İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan destek kadar hiçbir belediye destek olmamıştır diye konuşan Türk şöyle devam etti, "Yine uzun zamandır yapılan bu destekler ile 2500 den fazla üreticiye 13 binden fazla kovan dağıtılmış kadın arı üreticisi sayısı 1260’a ulaşmıştır. Ayrıca Tahtalı’da Bal ormanı ve merası oluşturulmuş, Kemalpaşa Dereköy’de “Bal işleme ve Paketleme Tesisi” kurulmuştur.Bergama’daki atılolan bal tesisini de yenileyerek üretime kazandırmış, günlük 2 ton bal işleme kapasitesine ulaştırılmıştır. Büyükşehir Belediyesi, 10 ilçede birden arıcılık eğitimi ve desteği veriyor. Ayrıca Arı Üreticileri Birliği'nden ve Kozaklı üreticilerden 211 bin kavanoz bal alınarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırılan kolilere konmuştur.”