Doğa & İnsan

Ulvi taşkın yazdı...

Son zamanlarda doğa ,ekoloji ve iklim değişikliği konusu giderek daha popüler hale geliyor ve tüm dünyada insanların zihnini meşgul ediyor. Kirliliğe ve doğaya verdiğimiz büyük zarara karşı acil önlem alınmasını, kendi varlığımızı tehdit eden bir duruma gelmemizi isteyen büyük protestolar gerçekleşiyor.
Kişi davetsiz bir misafir olarak görülmektedir. Giderek daha fazla sorulan sorulardan biri de, eğer insan türü tamamen yok olsaydı, gezegenimizdeki yaşamın nasıl olacağıdır.
Doğa her tarafımızı kuşatır ve bize tükenmez nimetlerini, sevinç ve maneviyatla, dünyada tam kanlı bir varlık duygusuyla bahşeder. Doğayı anlayabilir ve onunla uyum içinde yaşayabilirsek, kendimizle de uyum içinde yaşarız.
İnsan doğanın bir yaratımıdır ve doğayla birlikte evrenin bir parçasıdır. Ve medeniyetin başarılarıyla, yeni ultra-modern teknolojilerle kendini ne kadar güçlü hissederse hissetsin, onun efendisi olmadığını, onun bir yaratısı olduğunu, uçsuz bucaksız Kozmos'un fonunda küçük bir toz zerresi olduğunu unutmamalıdır. Dolayısıyla onun etrafındaki dünya ile diyaloğunun eşit olması gerekir. İnsanın ve insanlığın yaşaması ve geleceği için doğayla olan eşsiz "sohbetinde" saygı, sorumluluk, minnet ve sevginin duyulması gerekir.
Doğada gereksiz, aşırı ve tesadüfi hiçbir şey yoktur. Dağlarıyla, denizleriyle, nehirleriyle, uyumu ve ihtişamıyla dokunan herkesi dinlendiriyor, büyülüyor... Orman, modern insan için gerçek bir hazinedir. Dünyanın "akciğerleri" olmasaydı varlığımız imkânsız olurdu. Peki doğa için neler yaptığımızı düşünüyor muyuz? Onu koruyor muyuz, ona yeteri kada İnsanlar ve doğa arasındaki karşılıklı bağımlılık
Doğa bizi çevreleyen her şeydir. Her yerimizde. Sayısız tarlaları, dağları, bütün güzellikleri anlatılmaz. Doğadaki hayvanlar bile sayılamayacak kadar çoktur. Doğa, farklı kokulara sahip, çeşit çeşit çiçeklerle dolu yemyeşil bahçeleriyle, olağanüstü güzelliğiyle bizi büyülüyor. Büyük ve küçük ağaçlar, çalılar ve otlar. Biz insanlar, doğanın bir parçası olarak, ona iyi bakmak ve onu ekolojik olarak temiz tutmakla yükümlüyüz: Ormanlarda ateş yakmamak; çöp atmamak; hayvanları korumak ve onlara bakmak, onları zevk veya spor için öldürmemek.İnsan sevdiklerine ve evine nasıl davranıyorsa, çevresindeki bitki ve hayvanlara da aynı şekilde davranmalıdır. İnsanların küçük bir kısmı doğayı en değerli varlıkları olarak koruyor.
Günümüzde doğanın hızla bozulduğu ve doğal kaynakların tükendiği giderek daha fazla dile getiriliyor. Sözde "ekolojik felaket"ten söz ediliyor ve bilim insanları gezegenin geleceği hakkında karamsar öngörülerde bulunuyor. İnsanın biyolojik bir tür olarak daha da gelişmesi imkânı, yalnızca biyosferin hedeflenen gelişimini, gelişmekte olan toplumun ihtiyaçlarını karşılamayı değil, aynı zamanda gezegendeki değişen yaşam koşullarına uyumun iyileştirilmesini de gerektirecektir.
Doktor tedavi eder, doğa iyileştirir. Doğada cehalet yoktur, doğada bir düzen ve nizam vardır.