Eurovision'a damga vurmuştu: Milas'a atandı!
1997 yılında İrlanda'nın Dublin kentinde düzenlenen Eurovizyon Şarkı Yarışması'nda 'Dinle' isimli parça ile üçüncü olan Şebnem Paker, Milas'taki Kırcağız Ortaokulu'na müzik öğretmeni olarak atandı.
Şebnem Paker, Türkiye’nin 1997 yılına kadarki Eurovision tarihinde elde ettiği en büyük başarılardan birini kazanarak adından söz ettirmişti.
2018'den itibaren Aydın Doğan Güzel Sanatlar Lisesi'nde Bireysel Ses Eğitimi Öğretmeni olarak görev yapan Şebnem Paker, Milas'a atandı.
Soner Odabaş ile mutlu bir evliliği olan iki çocuk annesi olan Paker, Kırcağız Ortaokulu'nda müzik öğretmeni olarak göreve başladı.
"BİRİNCİ OLMAK ÇOK ŞAŞIRTMIŞTI BENİ"
Eurovision’daki başarısının ardından müzik kariyerini sonlandıran Şebnem Paker, “Finaller için iki ayrı parça seslendirmiştim, ben diğer parçaya daha çok yükselmiştim ama Dinle finale kaldı. Birinci olmak çok şaşırtmıştı beni. Çünkü alışık olduğumuz Eurovision şarkılarından çok farklıydı, insanların kabullenebileceğini düşünmemiştim açıkçası” demiş ve eklemişti:
Şarkı Avrupa’daki provalarında dinleyenler tarafından çok beğenildi. Yerel motifler barındıran bir şarkının bu kadar beğenilmesi olağanüstü şaşırttı beni. Ama Dublin’e gittiğimiz zaman provalarda şunu hissettim: Avrupa’nın her yerinden fanatikler dolduruyorlar salonu, sanki yarışmadaymışsınız gibi prova yapıyorsunuz. Sahneden indiğimde, Acayip bir şeyler oluyor dedim. Çünkü daha ilk duydukları anda tempo tutmaya başladılar. Ve o hafta boyunca sokakta yürürken star gibiydik, fanatikler tanıyorlardı. O zaman, 'Dinle' bir şey yapacak diye düşündüm. Yoksa stüdyo aşamasında hiç anlamamıştım.”
Paker, Eurovision performansıyla ilgili “Kendimi bu noktada çok şanslı hissediyorum. Müzik sektörü çok hırçın, belli bir düzeni olan, paranın pulun hâkim olduğu, ilişkilerin yönlendirdiği, çalkantılı bir sektör. Dinle’nin kendi kendine, hiçbir destek almadan, sadece dinleyicilerin kendi arzularıyla takip etmeleriyle bunca yıla rağmen unutulmaması beni çok çok mutlu ediyor. Müziğin sihirli gücü böyle bir şey" demişti.