Güle Güle 2022
Artun Sucuoğlu yazdı...
Yarın yeni bir yıla giriyoruz. 2022 benim için pek olumlu geçmedi.
Çok kötü ve üzücü bir yıl oldu benim ve ailem için.
2023'ten herkes gibi ben de umutlanıyorum.
2022'nin bu son yazısını biraz fantastik uçuşmalarla kaleme almak istiyorum. Gökkuşağından bir tutam renk hediyemin kabulüyle ey dost okur…
Ruhum yine dalgalı deniz şu günlerde ve takıntılı vaziyette ‘Kelebek’ filmini seyrediyorum, dalgalı deniz ey yazarınızın sevdiği Kelebek filmini eminim çoğunuz seyretmişsinizdir. Steve McQueen ve Dustin Hoffman'ın başrollerini oynadığı, birkaç insanın özgürlüğün peşinden nasıl koştuklarını anlatan filmin son sahnesi çoook muhteşem. Şeytan adasında yaşamaya mecbur oldukları o son sahne… Gardiyanların, öldürücü dalgaların ve köpek balıkların olduğu bir adadan kaçmaya karar veren Kelebek’le (Steve) Luise (Dustin) yaptıkları küçük salı dalgalara atıyorlar.
Sonuç; sal dalgalara vuruyor ve dağılıyor. Luise ümitsizliğe kapılıp geri dönerken, kelebek bekliyor, bekliyor, bekliyor… Ve sabrı ve de elbette keskin zekası sayesinde onu özgürlüğe götürecek dalganın 7. dalga olduğunu anlıyor. (med-cezir hareketlerini hesap ediyor, 7. dalga en son, en yüksek dalga, an meselesi, kaçırırsanız sular çekiliyor, çakılırsınız) Filmin finalinde Kelebek onu özgürlüğe götürecek uygun dalga. 7. dalgayı bekleyip, cesaretiyle derin okyanusta özgürlüğe kulaç atar iken Luise ise ön yargıları ve aşamadığı korkuları nedeniyle adada mahkum olarak kalıyor. Buradaki benim için mesaj; ‘Yaşamınızı korkusuzca yaşayın, zorlukların tümüne göğüs gerin ve onların üstesinden gelebileceğinizi açıkça gösterin.’
Evet, madem Kelebek’le başladık, çok değerli bir büyüğümün gönderdiği ‘kozadaki kelebek’in yeni yıl mesajını da paylaşarak sizlere, Cumhuriyetin bekçisi dik duruşlu sade vatandaş okura nice mutlu yıllar diliyorum.
Zorlukları aşma öğüdü
‘Bir gün, kozada küçük bir delik belirdi; bir adam oturup kelebeğin saatler boyunca bedenini bu küçük delikten çıkarmak için harcadığı çabayı izledi.
Ardından sanki ilerlemek için çaba harcamaktan vazgeçmiş gibi geldi ona. Sanki elinden gelen her şeyi yapmış ve artık yapabileceği bir şey kalmamış gibiydi.
Böylece adam, kelebeğe yardım etmeye karar verdi. Eline küçük bir makas alıp kozadaki deliği büyütmeye başladı. Bunun üzerine kelebek kolayca dışarı çıkıverdi. Fakat bedeni kuru ve küçücük, kanatları buruş buruştu. Adam izlemeye devam etti. Çünkü her kelebeğin kanatlarının açılıp genişleyecek ve bedenini taşıyacak kadar güçleneceğini umuyordu.
Ama bunlardan hiçbiri olmadı! Kelebek hayatının geri kalanını kurumuş bir beden, buruşmuş kanatlarla yerde sürünerek geçirdi. Ne kadar denese de asla uçamadı.
Adamın iyi niyetli ve yardımseverliği ile anlayamadığı şey, kozanın kısıtlayıcılığının ve buna karşılık kelebeğin daracık bir delikten çıkmak için göstermesi gereken çabanın, Allahın kelebeğin bedenindeki sıvıyı onun kanatlarına göndermek ve bu sayede de kozanın kısıtlayıcılığından kurtulduğu anda uçmasını sağlamak için seçtiği yol olduğuydu.
Bazen yaşamda tam olarak ihtiyaç duyduğumuz şey çabalardır.
Eğer Allah, yaşamda herhangi bir çaba olmadan ilerlememize izin verseydi, o zaman bir anlamda sakat kalırdık. O zaman olabileceğimiz kadar güçlenemezdik. Asla uçamazdık.
Güçlü olmak istedim.
Ve Allah beni güçlendirmek için zorluklar yolladı.
Bilgelik istedim.
Ve Allah çözmem için sorunlar yolladı.
Başarı istedim.
Ve Allah bana çalışmam için zeka ve kas gücü verdi.
Cesaret istedim.
Ve Allah bana üstesinden gelmem gereken sorunlar verdi.
Sevgi istedim.
Ve Allah bana yardımcı olmam için ‘sorunlu insanlar’ yolladı.
İyilik istedim.
Ve Allah bana fırsatlar yolladı.
‘istediğim herşeyi elde edemedim. Ama ihtiyaç duyduğum herşeyi elde ettim.’
Yaşamınızı korkusuzca yaşayın, zorlukların tümüne göğüs gerin ve onların üstesinden gelebileceğinizi açıkça gösterin.’
Mutlu yıllar ey korkusuz okur… Biz her zorluğun üstesinden geliriz...
Herkese iyi hafta sonları ve iyi yıllar dilerim.