HAMZA DAĞ NASIL BELEDİYE BAŞKANI OLABİLİR?
Yaşar Eyice yazdı...
AKP İzmir’deki seçimi kaybetti!
Bunu şimdiden söyleyebilirim.
Büyükşehir için adayları kim?
Hamza Dağ!
Partide önemli bir kişi…
Son zamanlarda adı nerede geçiyordu, ekibindeki bir gencin son model lüks otomobillerinin olması ve de birinde ‘pudra’ çıkması…
Bir belediye başkanı önermiş, işe alınmış…
Akıbeti ne oldu?
Bilmiyorum!
Hamza Dağ ile ilgisi ne olabilir?
Hiç!
Grupta çalışanlardan biri…
Herkesin özel hayatı, yaşantısı, ya da mal varlığı nereden bilinecek?
Peki Hamza Beyin İzmir ile ilgisi nedir?
İmam Hatip Lisesi’ni bitirdikten sonra, kendilerine tanınan ek puanlarla Hukuk Fakültesi’ne kabul edilen bir öğrenci…
Dört yıl ya da ne kadar sürede ise İzmir’de hukuk fakültesini bitirinceye kadar kaldı.
Bu arada AKP’de İzmir Gençlik Kolları Başkanı oldu.
Çok iyi anımsıyorum;
AKP Kurulduktan sonra da, uzun süre Gençlik Kolları ve Kadın Kolları o kadar iyi çalışıyorlardı ki, nasıl anlatayım;
Girmedik ev, sıkmadık el bırakmamışlardı.
Gençler pırıl pırıl giyiniyordu, kadınlar da hoş ve alımlı…
Yani hepsi ‘Tam İzmirli’ gibiydiler…
Ve bana göre beklenenin çok ama çok üstünde oy alınmasını da sağladılar.
Hatırlayın;
Bundan güç alan Reis, yani zamanın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ‘İzmir’i İstiyorum!’ diyordu, her gelişinde ya da konuşmasında.
Aynen şimdi ‘İstanbul’u istiyorum!’ dediği gibi…
Cümleler aynı olmasa bile ana fikir böyleydi.
Yalnız siyasiler değil, herhangi bir vatandaş biraz düşünse hemen anımsayacaktır.
Avukat Hamza Dağ gençlik kontenjanından İzmir Milletvekili seçilmiş ve Ankara’ya gitmişti.
Adettendir:
Milletvekili ya da bir koltuğa, yönetime seçilenler, kendilerine seçenleri ziyaret ederek, ‘teşekkür’ ederler…
Hamza Dağ, mazbatasını aldı ve o an hemen İzmir’e terk ederek, İzmir dışındaki memleketine gitti…
Manisa’nın Demirci ilçesine…
Dile kolay mahalleden biri milletvekili olmuştu.
Davullar zurnalar çalındı, annenin babanın eli öpüldü…
Güzel bir şey değil mi?
Olsun varsın, anne ve baba oy vermemişti ama dua etmişlerdi.
Bu arada belirteyim:
Manisa’nın Demirci ilçesi bir zamanlar yolu bile olmayan, kilometreye bakarsanız yarım saatte gideceğiniz, ama yola çıktığınızda iki saatte zor ulaştığınız, İstanbul’un trafikteki şimdiki hali gibi ulaşabildiğiniz bir yerdi.
Bir Bakan bile çıkarmıştı, önceden.
Ama o bakan ‘rüşvet’ veya başka nedenlerle ‘Yüce Divanda’ yargılanmıştı..
Ver elini Ankara, dedi şimdi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday gösterilen Hamza Dağ…
Bir daha Hamza Dağ’ın İzmir’le ilişkisi kalmadı…
Ankara’da partide önemli yerdeydi.
Bir ara İzmir’deki AKP’liler ‘hangisi?’ sorusunun üzerine bahse bile giriyordu.
Hamza Dağ mı, Nükhet Hotar mı?
‘At Başı’ denir ya, ikisi de AKP’de önemli yerdeydiler, yani Reis’e yakındılar.
Bir ara ‘Bel altı’ mı desem, ‘Bizans usulü’ mü desem laf bulamıyorum, Nükhet Hotar’ı Ankara’dan uzaklaştırdılar.
Prof. Dr. Nükhet Hotar 9 Eylül Üniversitesi Rektörlüğüne atandı…
Orada da kendisini yemek istediler ama başarıla olamadılar.
Nükhet Hotar Balçova’da siyasete soyunmuş, sonra AKP kurulunca oraya geçmişti.
Belki daha 40 yıl İzmir’de durum değişmez!
Yani Büyükşehir’i CHP’nin adayı alır…
Büyük olasılıkla, ‘Çantacılar’ ya da ‘avantası kesilenler’ tarafından yapılan tüm çalışmalara rağmen Tunç Soyer yine CHP’nin adayı olacak…
Aksı takdirde gündeme çok bombalar düşecek…
Şu ana kadar Tunç Soyer’i alt edecek bir kavram ve iddia bulunamadı.
Benim görüşüm bulunmaz da…
Ama belediye iştiraklerinde, BİT’lerde ‘bazı bitlerin’ olduğuna ben de inananlardanım.
Bunlar yeni dönemde ele alınmalı ve yolcu edilmelidir.
Yağcılıklarına, yalakalarına bakılmamalıdır.
Partide sözde yaptıklarına da…
Hiçbiri hiçbir şey yapmamış, kendilerini birilerinin ‘danışmanı’ ya da ‘akıl hocası’ gibi tanıtmaları yalandan ileri gitmemektedir.
Ha ‘İmam Hatıp’ mezunu Hamza Dağ, ha ‘sıradan bir okul’ ya da ‘kolej’ mezunu sıradan biri…
Hiçbir yerde dikiş tutturamamışlar, ama bilen olmadığı için kendilerini üstat olarak gösteriyorlar.
Benim bir lafım vardır;
‘Birlikte bir süre çalışmadıktan sonra hiçbir kimse için, özellikle iyi lafını kullanmam’ derim, özetle….
Sayısız gazeteci ile çalıştım, yöneticilerle birlikte oldum…
Ama bana ‘İyileri göster, ya da say!’ derseniz, bir elin beş parmağını geçmez…
Dikkat edin iki elin on parmağı bile diyemiyorum…
Ama ufak tefek işlerde görev verirsiniz, işsiz ve aç kalmasın diye…
AKP en büyük kozunu Binali Yıldırım ile oynadı İzmir’de ve sonra İstanbul’da….
Binali Yıldırım AKP’de çok güçlü olduğu için, kendisinin peşinden koşanlar, bir koltuk kapmak isteyenler çok oldu…
Bazıları muratlarına erdi…
Ama ne gençlik kollarının ne de kadın kollarının esamesi okunmadı…
Nasıl Gençlik Kolları’ndan yukarıları tırmanmayı bilen Hamza Dağ olduysa, İl Kadın Kolları Başkanlığını yapan Eczacı Nesrin Ulema da milletvekili oldu.
Hatta o günlerde ‘Ulema’ sözcüğü çok moda idi…
Recep Tayyip Erdoğan, başarılı çalışmalarından dolayı İzmir Kadın Kolları’nı kutladı ve hatta makamında birkaç ilin kadın kolları başkanları ile Nesrin Ulema’ya da iltifat yağdırdı.
Nesrin Ulema şimdi sessiz sedasız partili…
Yani parti içi gizli çekişmelere, konuşmalara karışmıyor.
Özetle şunu söyleyeyim:
Ne bileyim, İzmirlinin bildiği tanıdığı bir Bilal Doğan, ya da Güreşçi Necip olabilirdi…
Başka isimler de var…
Acaba okuyucularımdan kaç kişi Hamza Dağ’ı tanıyor ve şans tanıyor?
Gelecek mektuplardan, yanıtlardan öğreneceğim….
Sıradan İzmirli vatandaşa sorun bakalım kaç kişi tanıyacak bu genç adayı?
Milletvekilleri sayılamıyor ki, doğru dürüst…
Birçok kişi gibi benim de anladığım şu:
AKP İzmir’den ümidini kesmiş gibi…
Sadece şu şansları olabilir?
CHP oy verenler bölünürlerse, bu bazı ilçelerde oldu, örneğin önce Menderes’te ve Bergama’da olduğu gibi…
Aliağa, Menemen, Kiraz, Bayındır hatta Ödemiş gibi ilçeler de irdelenebilir.
O zaman Hamza Dağ İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olabilir….