İŞTE İZMİR İŞTE İZMİR'Li OLMANIN  FARKI

Artun Sucuoğlu yazdı...

İzmir depremimde arama kurtarma ekiplerinin 5 günde yaşadıkları...

Üstü başı toz içinde starbucks cafe ye bir bardak çay almak için giren ekip üyemize, hepiniz gelin bir kahvemizi içmeden bırakmam diyen starbucks çalışanı...

Enkaz alanının yanında istirahat anında sıcak çorba için sıraya giren arkadaşımıza lütfen siz sıraya girmeyin siz bizim için buradasınız diyerek görevlilere kızan vatandaş...

İstirahat anında arkadaşımıza çikolata ikram eden, arkadaşımızın teşekkür ederim almayayım şimdi yedim demesi üzerine, çikolata kabını açarak abi benim elimden yemedin lütfen bunuda ye diyerek arkadaşımızın ağzına tıkıştıran çocuk...

Evinde yemek yaparak yanımıza getirip evlatlarima yapar gibi yaptım lütfen bundan yiyin diyen anne...

Bir çadırın kenarına oturmuş dinlenirken sigara içen arkadaslar rahatsız olmasın diye arkadaşlara göz kırparak iki sefer çekim yapan haber ekibini size birşey göstereceğim diye yolunu değiştiren emekli öğretmen amca...

Ellerinde simit, bayoz, çay, kek hatta lokma gezdirerek sürekli bizimle ilgilenen genç kizlar, erkekler...

Sanki hepimiz ünlü bir sanatcıymışız gibi her firsatta bizimle selfi cektirmek için fırsat kollayan gençler...

Bayraklı'da bizden ücret almıyorlar diye bizzat kendim Bornova'da bir eczaneye girerek yorgunluk ve grip başlangıcı için ilaç aldım ücret dediğim an, olurmu siz bizim için geldiniz başka bir şey lazım olursa bizim motor kuryemiz var lütfen bu kartı alın telefon edin ben hemen yollarım diyerek kapıdan yolcu eden Akhisar eczanesi...

Ve bunlar gibi yaşanmış nice anılar
Ah izmirlim sizin için bu millet için değil hastayken ölüm döşeğinde dahi on canımız olsa veririz.
Ne güzelsin ülkem.
Sen ne güzelsin Halkım.

i̇şte i̇zmi̇r i̇şte i̇zmi̇rli olmanin  farki artun sucuoğlu köşe yazı