Kılıçdaroğlu, AFAD'ın raporunu göstererek seslendi: Nasıl susayım!
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından paylaştığı videoda AFAD'ın Düzce Gölyaka depremi sonrası hazırladığı raporu göstererek "AFAD kendi röntgenini çekmiş. AFAD'ın onurlu bürokratları tümüyle bunları yazmış ama dinleyen kim! Şimdi ben nasıl susayım?" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu akşam sosyal medya hesabından Kahramanmaraş depremine ilişkin bir video paylaştı. Kılıçdaroğlu videoda elinde 2,5 ay önceki Düzce depremi için AFAD’ın hazırladığı ve uygulamadaki eksikliklere işaret eden raporu göstererek, “AFAD, kendi röntgenini çekmiş. AFAD’ın onurlu bürokratları tümüyle bunları yazmışlar. Ama dinleyen kim? Şimdi ben nasıl susayım? Siyaset üstü mü diyeyim? Bunları görmeyeyim mi? Kader planı mı diyeyim? Deprem çok büyüktü. Ama depremden çok daha büyük olan koordinasyonsuzluktu, plansızlıktı. Oluşan can kaybımızın ulaşacağı nokta depremin büyüklüğünden değil, müdahaledeki etkisizliktendir. Erdoğan, seninle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bizim de kader planımızda bu varmış” dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, bu akşam saat “22:00’de burada buluşalım” diyerek duyuru yaptıktan sonra, sosyal medya hesabından bir video paylaştı.
“KÖTÜLÜĞE SUSARSAM, ONA ORTAK OLURUM”
Kılıçdaroğlu, paylaştığı videoya; “Kötülüğe susarsam, ona ortak olurum” notunu düştü. Kılıçdaroğlu, videoda Düzce Gölyaka’da 23 Kasım 2022’de meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depreme ilişkin AFAD’ın hazırladığı ‘Düzce Depremi Etki Analizi Raporu’nu gösterdi. Elinde tuttuğu rapora dikkat çeken Kılıçdaroğlu, AFAD’ın Düzce Depremi’ndeki eksikliklerini yazdığını belirtti. Kılıçdaroğlu, Kahramanmaraş depremlerindeki can kaybının ulaşacağı noktanın depremin büyüklüğünden değil müdahaledeki etkisizlikten olduğunun altını çizdi.
Kılıçdaroğlu, videoda şunları söyledi:
“Sevgili halkım. İyi akşamlar. Milletimiz derin bir acı yaşıyor. Öncelikle hepimizin başı sağ olsun. Halkımızın dirayetiyle, birliğiyle, yardımlaşmasıyla olağanüstü bir seferberlik içindeyiz. Bu ülkenin insanı onurludur. Ona hak ettiği yaşamı kurmak da bizim boynumuzun borcudur. İşte bu yüzden halkımızın neyle karşı karşıya olduğunu, bu saray siyasetinin bizi nereye getirdiğini ve bu sözde siyaset üstü dayatmasını neden asla kabul edemeyeceğimi size bu sefer resmi bir rapor üzerinden anlatacağım. Evet, resmi bir rapor üzerinden anlatacağım.
“ÖYLE BİR YERDEYİM Kİ BEN ARTIK KOLAYI YAPAMAM. BU KIRIK CAM PARÇALARI ÜZERİNDE ÇIPLAK AYAKLA YÜRÜMEK ZORUNDAYIM”
İnanın, siyaset üstü demek en kolayıdır. Ama ben öyle bir yerdeyim ki ben artık kolayı yapamam. Ben bu kırık cam parçaları üzerinde çıplak ayaklarımla yürümek zorundayım. Çünkü ben halkımın kavgasıyım. Anlıyor musunuz? Halkımın kavgasıyım. Bakın elimdeki rapor. (Düzce Depremi Etki Analizi Raporu, Gölyaka, 23.11.2022) Bu raporun giriş bölümündeki bir cümleyi okuyorum. Neden bu raporun hazırlandığı burada yazılı.
“DEPREM SONRASINDA ZARAR TESPİT SÜRECİNE BİLE YETERSİZ KALDIK, DİYOR. DÜZGÜN BİR ZARAR TESPİT EKİBİ KURAMADIK, DİYOR”
‘Afet risklerinin çok yüksek olduğu ülkemizde meydana gelebilecek benzer olaylarda afet yönetimine katkı sunması amacıyla hazırlanmıştır.’ Evet, katkı sunması amacıyla hazırlanmıştır. Ne diyor? 23 Kasım 2022’de yani sadece 2,5 ay önce Düzce’nin Gölyaka ilçesinde 5.9’luk bir deprem oldu. Can kaybı yoktu. 96 vatandaşımız yaralanmıştı. Görece küçük bir depremdi. Deprem sonrası AFAD tarafından bir analiz raporu hazırlandı. Peki o raporda AFAD ne diyor? Özetliyorum. Koordinasyon sağlayamadık, diyor. Toplanma alanı yanlış seçildi, diyor. Yardımlar geç geldi, diyor. Çadır takibini yapamadık, diyor. Görevli personelin takip ve koordinesini sağlayacak birim yoktu, diyor. Koordinasyon birimi oluşturulamadı, diyor. Yemek dağıtımında sorunlar yaşadık, diyor. Afet nakliye personeli ancak iki gün sonra Düzce iline ulaşabildi, diyor. Deprem sonrasında zarar tespit sürecine bile yetersiz kaldık, diyor. Düzgün bir zarar tespit ekibi kuramadık, diyor. İnşaat mühendisleri yerine öğretmen ve imamlardan ekip kurduk, diyor.
“SİYASET ÜSTÜ MÜ DİYEYİM? KADER PLANI MI DİYEYİM?”
Sevgili halkım. AFAD, kendi röntgenini çekmiş. AFAD’ın onurlu bürokratları tümüyle bunları yazmışlar. Ama dinleyen kim? Şimdi ben nasıl susayım? Söyleyin bana Allah aşkına. Ben bunlara karşı nasıl susayım? Siyaset üstü mü diyeyim? Bunları görmeyeyim mi? Kader planı mı diyeyim?
“ERDOĞAN, SENİNLE SONUNA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ. BİZİM DE KADER PLANIMIZDA BU VARMIŞ”
Sevgili halkım. Deprem çok büyüktü. Ama depremden çok daha büyük olan koordinasyonsuzluktu, plansızlıktı, liyakatsizlikti ve bile bile, göz göre göre bu riskleri aldılar. Oluşan can kaybımızın ulaşacağı nokta depremin büyüklüğünden değil, müdahaledeki etkisizliktendir, yetersizliktendir. Erdoğan, seninle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bizim de kader planımızda bu varmış.”