Sıcak kış için tarımda acil çağrı
Avrupa kışın ortasında sıcak hava dalgasıyla, ABD ise çok sayıda kişinin yaşamını yitirdiği dondurucu soğuklarla mücadele ediyor.
Türkiye’de de etkisini gösteren ‘sıcak kış’, uzmanları tedirgin etti. Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Zeynep Zaimoğlu, Türkiye’de yağışların son üç ayda yüzde 40.6 azaldığını hatırlatarak, “Türkiye’de tarım alanlarının yüzde 81’i kuru tarım alanları ve güz ekimleri gecikti. Ülkemizde yalnızca buğday ekim alanlarının yüzde 78’inin kuru tarım alanları olduğu düşünüldüğünde, endişemizin boyutları daha kolay anlaşılabilir” dedi.
Zaimoğlu tarımda kuraklık eylem planlarının acilen devreye girmesi gerektiğini vurgulayarak, “Toprağın nem kapasitesini artıracak önlemlerin hızlıca alınması gıda arz güvenliği açısından aciliyet taşıyor” dedi.
İklim Değişikliği Politika ve Araştırma Derneği Başkanı Baran Bozoğlu ise “Enerji dönüşümünü hızlandırmaktan başka bir şansımız yok” diyerek, en çok emisyon salan ülkeler sıralamasında 14’üncü olan Türkiye’nin iklim hedefinin yetersiz kaldığına vurgu yaptı.
DÜNYANIN EN SICAK BEŞİNCİ YILI
1991-2020 ortalamasına göre 2022; küresel olarak en sıcak beşinci, Avrupa için ise ikinci yıl oldu. Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, sıcaklıkların alışılmadık derecede arttığına dikkat “2022 sonbaharında ve aralık ayında daha sıcak hava koşulları ve daha az yağış, özellikle Marmara, Kuzey ve İç Ege ile İç Anadolu’nun kuzey ve batısında kuvvetli ve şiddetli bir kuraklığın oluşmasına yol açtı. Kasım ayı Avrupa’nın çoğunda 1991-2020 ortalamasından daha yüksekti. Sıcaklıklar ayrıca Grönland ve Kuzey Avrupa denizlerinde alışılmadık derecede yüksekti” diye konuştu.
BUĞDAYDA FİYAT ARTIŞI
FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, Hürriyet’e yaptığı değerlendirmede iklim değişikliğinin tarımsal faaliyetlere etkilerini şu sözlerle değerlendirdi: “2050 yılına kadar sadece iklim değişikliğine bağlı olarak buğday fiyatlarının en az yüzde 29 oranında artması bekleniyor. Su stresi, hayvansal ve bitkisel hastalıklar da dahil olmak üzere bu durumun dünya ekonomisine yıllık maliyeti 220 milyar doları buluyor.”