Siyasetçi dediğimiz kitle...

Artun Sucuoğlu yazdı...

 

Kurucu liderimiz ulu önder Mustafa Kemal Atatürk ne demiş.

“Ben, gerektiği zaman, en büyük hediyem olmak üzere Türk milletine canımı vereceğim’’ ve “Tüm hayatımı, varımı, yoğumu, bir ülke için feda ederim” demiştir. Mustafa Kemal Atatürk, ülkesi için yıllarca savaşmış, ülkeyi işgalden kurtarmış, yetmemiş cehaletle savaşmış, kul olan halkı birey yapmak için uğraşmış, yetmemiş ülkenin kalkınması için her şeyi yapmış ve canını bu vatan uğruna vermiştir.
 

Siyasetçi dediğimiz kitle, öncelikle ülkesi ve halkı için mücadele etmeli, halkın refahı için gece gündüz çalışmalı, ülkesinin yaşanabilir bir ülke olması için gerektiğinde canını bile verebilmelidir. Olması gereken, özde olan bu ama, bizim gördüğümüz siyasilerin büyük bölümünün kendi ikbali için mücadele ettiğidir.

Gelelim yaşadığımız yere.
İzmir'e ilimiz stratejik ve jeopolitik konumu nedeniyle binlerce yıldır çok özel bir yerleşim yeri olmuştur. İklimi, toprak yapısı, su kaynakları, deniz kıyısında olması gibi çok sayıdaki olumlu özelliği burada sıralayabiliriz. Bu ayrıcalıklı özellikleri nedeniyle İzmir'e benzeyen başka bir şehir yoktur. İzmir'in en büyük sorunu siyasetçiler; siyasetçi tercihlerindeki yanlışlar olarak göze çarpmaktadır. Umarım aynı yanlışlar Büyükşehir başkanı atamasında yapılmaz.
 

İzmir'e nereden bakarsanız bakın Türkiye’nin en önemli tarım, turizm, sanayi, yatırım,fuarlar ve ticaret merkezlerinden biri olmasını gerektiren bir coğrafi konuma sahiptir.

Hani derler ya, “Vermeyince Mabud ne yapsın Mahmut” diye. İzmir'de Mabud vermiş ama problem Mahmutlarda. Uzunca bir süredir Mahmutlar bu il için neredeyse hiçbir şey yapmamış.
 

Belki de en bilgisiz, en beceriksiz, en teslimiyetçi, en biatçı siyasetçilerin çıktığı şehir olabilir İzmir. Açıklayın kardeşim Tunç başkanın adaylığını , Tunç başkanın daha bu ilk dönemi diğer büyükşehir başkanları Aydın , Eskişehir, Hatay , Tekirdağ, Edirne gibi üç dönem dört dönem değil. Koskoca ülkemizin üçüncü büyük şehri ne ithal aday nedir ya. 

Adam daha ne yapsın sayın Tunç Soyer’in Seferihisar’da bir avuç tohumla yola çıkıp Türkiye'ye yaydığı atalık karakılçık buğdayı, gençlerin ellerinde tarladan sofraya ulaşıyor. Yaşar Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri, İzmir Büyükşehir Belediyesi Gençlik Belediyesi üyeleri ile birlikte karakılçık tohumlarını ekmek için tarlaya girdiler. Menderes’te 4 dönüm arazide ekim yaptı. Bayındır'a süt işleme fabrikasını açtı, İzmir ile özdeşmiş yılların su fabrikası şaşal suyu tekrar faaliyete geçirdi. Tarıma hayvancılığa  konuşmaya bile gerek yok yaptıkları ile merkezi hükümetin yapamadığını yaptı.İkinci döneme kesinlikle hak ediyor vizyon sa vizyon ,bilgi ise bilgi , iletişim ise iletişim.

 

Bulunduğu yeri, edindiği makamı korumak için İzmir adına tamamen bir suskunluğu kabullenmiş siyasetçilerin özellikle son yıllarda görevde olduklarını görüyoruz. 

Seçim döneminde sadece İzmir'de değil, çevre illerdeki siyasi kişilerle sıkça görüşüyor, yerel seçimler yaklaşırken uzun zamandır yaptığımız gibi halkın ve siyasetin nabzını tutmaya çalışıyoruz. Örgütlerin, aday adaylarının, siyasi parti üyelerinin, halkın neler düşündüğünü, siyasete nasıl baktığını, siyasete neden girdiklerini, siyasi bilgi ve tecrübelerini öğrendikçe yazının başlığındaki gibi bir durumun olduğunu düşünmeye başlıyoruz.
Sizin anlayacağınız, ilimizde siyaset A veya B partisi fark etmeksizin giderek kan kaybediyor. Liyakat değil, biat asıl bakılan özellik olmaya başladıktan sonra ortalık beceriksiz siyasilere kalıyor.

Ekonomide bir kanun var, “Kötü para iyi parayı kovar” diye. İşte siyasette de genellikle kötü siyasetçi iyi siyasetçiyi siyaset dışına itiyor. Elbette iyi siyasetçiler yok değil ama sayıları yetersiz.

Sonuç, etrafımız beceriksiz siyasetçiler tarafından kuşatılmış. Ne yapsak nafile görünse de elbette bundan çıkış yolu var. Yeter ki yürekten isteyelim. Ama bunun için hep birlikte mücadele etmeliyiz. Yoksa, beceriksizlik yarışmasının birincisini öğrenmek için beklemekten başka bir şey yapamayız. 

Yıpratmayın artık daha fazla sayın Tunç Soyer'i her gün yok anket yok ithal aday lafları ile.Şunun şurasında seçime 90 gün kaldı.

“Beceriksizlik ile ihanet arasında İnce bir çizgi vardır. Beceremediğin halde makam, mevki işgal etmek en büyük ihanettir.” (Alparslan Türkeş) 

Herkese iyi hafta sonları.