Üreticimizin kıymetini bilelim…
Artun Sucuoğlu yazdı...
CHP Genel Başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu işçiler ile katıldığı bir iftar yemeğinde, konuştuğu işçilerin çoğunun çiftçi ve köylü olduğunu öğrenince onların dertlerine dinledi.
Türkiye’deki ekonomik durum üzerine konuşan bir işçi, Kılıçdaroğlu’na, “Bunun düzelmesinin yolu var mı” diye sordu. Kılıçdaroğlu, “Var var. Bir devleti sağlıklı yönetmeniz için önce planlama yapmanız lazım. Gelirim nedir, giderim nedir, hangi yatırımı yapacağım, istihdamı nasıl yaratacağım" diye yanıt verdi.
Kılıçdaroğlu: Devleti kuranlar ne yapmışlar? Bu devleti kuranlar çok sağlam temeller üzerine inşa etmişler. Çiftçiye demişler, ‘buğdayı üret’. Çiftçinin zarar etmeyeceği şekilde diyor ki ‘Sen burada üret, eğer tüccar düşük fiyata alırsa Toprak Mahsulleri olarak ben alacağım. Seni zarar ettirmeyeceğim’. Fındık alanında FİSKOBİRLİK’i kurmuş, ‘Eğer ektiğin alın terinin karşılığını alamıyorsan FİSKOBİRLİK olarak ben alacağım’ diyor. ‘Seni zarar ettirmeyeceğim’ diyor. Bu kurumlar tamamen yok edildi, sıkıntı oradan başlıyor.
Hafta başı Mart ayı enflasyon rakamlarını açıkladı Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB ) başkanı bunun üzerine rakamları nasıl değerlendirdi.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Mart ayı üretici market fiyatlarında yaşanan değişimleri, Ramazan ayı öncesi fiyatları, girdi fiyatlarındaki anormal artışların üretici ve tüketici fiyatlarına yansımalarını kuru soğanda ihracat olmasından dolayı piyasa hareketlendi ve fiyatlar arttı. Diğer taraftan savaş harp bölgesine soğan gönderimi yapılmasıyla birlikte talepte de artışlar oldu.
Patateste, Adana ilinde yaşanan don olayından dolayı, hasat tarihinde 1 ay gecikme yaşandı. Bununla birlikte diğer bölgelerde depodaki ürünlerin azalması fiyatın yükselmesine neden oldu.
Domates, sivri biber, kabak, patlıcan Mart ayı sıcaklıklarının düşük seyretmesiyle birlikte arzdaki azalma fiyatların artmasına neden oldu.
Karnabaharda sezon sonuna gelinmesi fiyatları artırdı.
Havuçta arzdaki azalma ile birlikte fiyatlar yükseldi.
Fiyatı düşen ürünlere baktığımızda, en fazla düşüş limonda görülmüştür. Limonda şu anda savaştan dolayı alıcı bulunmaması fiyatların düşmesine neden olmuştur.
Marul, salatalık, maydanoz ve pırasadaki fiyat artışları talepte düşüşe neden oldu. Talepteki azalma fiyatları aşağıya çekti.”
Bu tespitlerin dışında küresel anlamda gıda ve gıda ticareti ile ilgili olarak potansiyel tehlikeler ortaya konuldu:
“Dünya büyük bir gıda krizinin eşiğinde, paramız olsa da gıda bulamayacağız”
“Dünya büyük bir gıda krizinin eşiğindedir. Kendine yetemeyen ülkeler bu krizi atlatamayacaktır.
Paramız olsa bile gıda bulamayacağımız bir döneme giriyoruz. İthalatla ülkeyi doyurma imkanı kalmadı.
Acilen tarımda üretim seferberliği ilan edilmelidir.
Tarımsal üretimi artırmak için doğru bir strateji izleyerek üreticiye gerekli destekler verilmeli, yeterince üretmesi sağlanmalıdır.
Türkiye sadece kendi insanının değil, ülkemize gelen milyonlarca mültecinin ve turistin de gıda ihtiyacını karşılamak zorundadır.”
“Üretici maliyetleri düşürülmeden raflara ucuzluk gelmez”
“Üretici fiyat artışlarının nedeni, mazot gübre elektrik tohum ilaç ve yem fiyatlarındaki anormal artışlardır.
Üretici maliyetleri düşürülmeden raflara ucuzluk gelmez. Üründeki fiyat artışlarına rağmen üretici zor durumdadır. Çünkü girdi fiyat endeksi ile tarımsal üretici fiyat endeksleri arasında, üretici aleyhine giderek artan büyük fark var.
Üretici maliyet baskısından bunaldı. Maliyetlerini fiyatlara yansıtamıyor.
Üreticiye verilecek destek, aynı zamanda tüketiciye verilecek destektir. Tüketicilerin, üretici maliyetleri düşürülmeden ucuz gıdaya erişme imkanı kalmadı. Üreticimizi destekleyerek, moralini yüksek tutalım. Üretimden kopmasın.
Ürün ithal etmek zorlaştı. Üretici ithal etmek ise imkansızdır. Üreticimizin kıymetini bilelim.”
Herkese iyi hafta sonları...