Genç yazar Umut Furkan Çakır: İlham kaynağım aslında hayatın kendisi
Yazar Umut Furkan Çakır ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik…
11 Eylül 2024 - 12:15
Umut Furkan Çakır kimdir?
Yalnızlık, ölüm, umutsuzluk ve çaresizlik temaları şiirlerinizin önemli bir parçası gibi görünüyor. Ama yer yer umutlu şiirler de yazıyorsunuz. İlham kaynağınız nerden geliyor? Eserlerinizde neden özellikle bu temalar ağır basıyor?
Kitabınızı yazmaya başlarken kurguyu önceden mi belirlersiniz? Yoksa bütün olay örgüsü siz yazdıkça mı gelişir?
Bazı insanların şiirleri vardır,
Kumbarası vardır hüzünlerini biriktirdiği,
Duygularını yansıttığı yegane araçtır.”
Son olarak Yazmak isteyen ancak nasıl başlayacağını bilmeyenler ve çekinceleri olanlar için tavsiyeleriniz var mı?
Bu keyifli sohbet için çok teşekkür ederim. Edebiyat hayatınızda başarılar dileriz.
- Umut Furkan Çakır, 1998 yılında Yozgat’ın Sarıkaya ilçe- sinde doğdu. İlk ve ortaöğrenimini burada tamamladı. Ankara Elmadağ Anadolu Sağlık Meslek Lisesinden mezun olduktan sonra Erciyes Üniversitesi Halil Bayraktar Meslek Yüksek Okulunda ön lisans eğitimini bitirdi. Şiir tutkusu, onu küçük yaşlardan itibaren şiir yazmaya yönlendirdi ve eserleri çeşitli dergilerde yayımlandı. İlk şiir kitabı olan “Kırık Kulplu Bardak”ın ardından, “Kırık Düşler ve Umut” isimli kitabıyla şiir severlerle bir kez daha buluşmuştur.
Yalnızlık, ölüm, umutsuzluk ve çaresizlik temaları şiirlerinizin önemli bir parçası gibi görünüyor. Ama yer yer umutlu şiirler de yazıyorsunuz. İlham kaynağınız nerden geliyor? Eserlerinizde neden özellikle bu temalar ağır basıyor?
- Kitaplarımda yer alan şiirler toplumun farklı kesimlerinde olsak da paylaştığımız ortak duyguları barındırıyor. İlham kaynağım aslında hayatın kendisi. Hayat hep güzellikler sunmuyor hatta güzel şeylere çok az denk gelebiliyoruz. Acıyı, öfkeyi, yalnızlığı, sitemi, yokluğu, çaresizliği, özlemi doruğunda yaşasak da umudumuzu yitirmiyoruz. Bin parça usanmışlık olsa da bir parça umut bizleri bağlıyor hayata. Kısacası tutunmaya çalışıyoruz savrulan yaprağa, sokaktaki köpeğe, gökteki maviliğe, gülümseyen bir çocuğa. Çoğul konuşuyorum çünkü biliyorum ki birçoğumuz aynı duyguları yaşıyoruz. Bunun iyi tek bir yanı varsa o da bazı yaralarımızın, kırıklıklarımızın bizi birbirimize bağlıyor olmasıdır...
Kitabınızı yazmaya başlarken kurguyu önceden mi belirlersiniz? Yoksa bütün olay örgüsü siz yazdıkça mı gelişir?
- Önceden belirlemiyorum, belirleyemiyorum daha doğrusu. Bazen bir yolculukta, bazen yürüyüşte, bazen ise bir kahve molasında, bazı anlar oluyor ki saatlerce masa başında oturuyorum. Duygularım kelimeye bürünüyor, kelimelerim satıra, satırlar ise şiire dönüşüyor. Kitabımda da değindiğim gibi, yazmak için yazmıyor, derdimi anlatıyorum kendi nazarımda.
- Şiir benim için, bir içsel yolculuktur. Duygularımın kelimelere dökülme biçimidir. Yaşadıklarımı, hissettiklerimi ve düşüncelerimi ifade edebilmemin en saf yoludur. Şiir, kelimelerle sınırlandırılamayacak kadar derin bir özgürlük alanıdır aslında. Bu yüzden şiir yazmak, sadece bir yazma eylemi değil, ruhumun yankı bulduğu bir alan. Şiir zahmetli bir iştir ayrıca; suskunluk ve haykırış arasında bir yerde bulunur. Duyguları anlamak, anlatmak ve okuyucunun yüreğine dokunmak zor bir süreçtir, uzun bir serüvendir. Konuyla alakalı Kırık Düşler ve Umut kitabımdan bir alıntı yapmak istiyorum.
Bazı insanların şiirleri vardır,
Kumbarası vardır hüzünlerini biriktirdiği,
Duygularını yansıttığı yegane araçtır.”
Son olarak Yazmak isteyen ancak nasıl başlayacağını bilmeyenler ve çekinceleri olanlar için tavsiyeleriniz var mı?
- Yazar olmak isteyen ancak çekinen insanlara en büyük tavsiyem, kendilerine güvenmeleri ve yazmaya başlamaktan korkmamaları. Kimse ilk yazdığında mükemmel değildir; önemli olan, düşüncelerinizi ve duygularınızı özgürce ifade edebilmek. Yazdıkça geliştiğinizi ve kendi sesinizi bulduğunuzu fark edeceksiniz. Başkalarının ne düşüneceği endişesiyle kendinizi sınırlamayın. Unutmayın ki her yazar, önce kendisi için yazar. Yazılarınızın bir anlamı olması için mükemmel olmasına gerek yok, samimi olması, içinize sinmesi, yüreğinizden süzülmesi yeterlidir. Denemeden asla bilemezsiniz; bu yüzden ilk adımı atın bir an önce başlayın. Özeleştiri yapacak olursam benim hatam yazdıklarımı geri silmek oldu. Çok sayıda şiir yazdım ama maalesef tutmadım. Sohbet edip, dertleşip, duygularımı ifade edip konuyu kapattım. Bunun sebebi ne diye sorarsanız da; tamamen duygularımı kendi içimde yaşamak istememden kaynaklı olduğunu söyleyebilirim. Hani altını çizdiğiniz bir kitabı kimseye vermek istemezsiniz, duygularınızı, yaralarınızı, hissettiklerinizi görmelerinden çekinirsiniz. Bu da öyle bir şeydi benim için. Bu da benim yazın hayatıma daha geç başlamama sebep oldu.
Bu keyifli sohbet için çok teşekkür ederim. Edebiyat hayatınızda başarılar dileriz.
- Ben teşekkür ederim. Edebiyatla, şiirle kalın. Hoşçakalın…
YORUMLAR