'Sevdamız Sivaslı'

Bir süre önce ‘Uşak mı?’ yoksa ‘Uşşak mı?’ diye bir soru sormuş ve gerçeği anlatmıştım.

Köklü Uşaklılar, ‘Biz uşak değil, Uşşaklıyız!’ derler, demiştim…

Bir nokta, bir harf insanı haklı da çıkartır, haksız da!

Yani o kadar önemlidir…

Bu hukuk dilinde de vardır, uluslararası anlaşmalarda da…

Neden, ‘Orijinali önemlidir!’ denir ya da not olarak mutlaka düşülür?

İşte bu yüzden…

Konu hassas…

Uşak’ın beş ilçesi var…

Bunlardan biri de Sivaslı…

Sivaslı için yaşanılacak yer, sadece Uşşak’tır…

Bu yüzden belediye Başkanı Hürrrüyet Şafak dahil, yediden yetmişe hemen hepsi ‘Sevdamız Sivaslı’ diyor…

Yani doğup büyüdükleri yerden ayrılmak, ayrı düşmek onlara göre bir şey değil…

Önceki yıllarda sadece kent merkezi Uşşak’a gidip dönerlerdi, o kadar…

Sivaslı’ya, ‘Sivas’ı bilir misiniz?’ diye sorduğunuzda önceki yıllarda ‘Neresi?’ diye sorarlar, ya da ‘Bizim memleketten mi söz ediyorsun?’ derlerdi…

Ama şimdi gülüyorlar ve ‘Bizim Amcaoğlunun memleketi’ diye takılıyorlar…

Yani espiriyi seviyorlar…

Belki çoğumuz da karıştırıyordur ‘Sivaslı’ ile ‘Sivas’ı…

‘Anadolu çocuğu’ diye tarif edebilirsiniz hem Uşak Sivaslı insanını, hem de son yıllarda süper lig takımı ile gönüllerde taht kuran Sivas şehrimizin insanını…

Bir harfin bile ne kadar önemli olduğunu az önce vurgulamak istemiştim…

Yine bir örnek vereyim;

Ege’nin Sivaslı’sının belediye başkanı Hürrüyet Şafak…

Ama kime sorarsanız, ‘Hürriyet!’ diyor…

Fakat hiçbir resmi işlemde ‘ü’nin yerine ‘i’ harfinin geçmesi geçerli değil…

*- Geyik mi, ‘Geyyik!’ mi?

Bir zamanlar Manisa’mızın Akhisar ilçesinin bir belediye Başkanı vardı…

Soyadı, ‘Geyyik!’ idi…

Ama çoğu kişi ‘Geyyik’ değil de, ‘Geyik!’ olarak bilirdi…

Bu da başkanı çileden çıkartır, ‘Benim soyadım Geyik değil ‘Geyyik!’ der, ısrarla ve bastıra bastıra anlatır sözlerini şöyle sürdürürdü:

‘Geyyik’in anlamı giyiniktir, ama Geyik denilince akla boynuz gelir…’

İşte Anadolu insanının, bazı sözcükler üzerinde ne kadar hassas olduklarının delili..

Bir örnek daha vermek istiyorum,

İzmir Karşıyakalı büyük Şair, Yazar, Gazeteci Attila İlhan, neredeyse her konuşmasında şunu vurgulardı;

‘Benim adım Attila!’

Halbuki çoğu insan ‘Attila’ diye yazmaz, ‘Atilla’ yazar veya böyle söyler…

Edebiyat derslerinde de, medyada da ilk öğretilen, ‘ismin’ yazılışının önemidir…

*- Önemli ‘yanlış’lar ve sınav!

Bir zamanlar, çalıştığım müesseseye girmek isteyenleri ben seçerdim…

Yani şimdiki ‘insan kaynakları’nın görevini de yapardım…

Söylediğim şuydu;

‘Bizim işimizde en önemli nokta isim ve sıfattır. Bu yüzden söyleşi yaptığımız kişinin adını mutlaka ve mutlaka doğru olarak öğreneceksiniz. Kulaktan dolma değil… Gerekirse elinizdeki kâğıt kalemi uzatıp, ‘Lütfen buraya yazar mısınız?’ diye soracaksınız, derdim…

Sözcüklerin önemini vurguladıktan sonra imtihan başlardı…

Şu satırları yazdırır, ‘İmtihan bitti’ derdim..

‘Ben Yaşar Eyice, Bornova’dan yalnız başıma İzmir’e giderken, aklıma yanlış bir iş yaptığım geldi ve hemen geri döndüm…’

Şaşırırlar, ‘Bu kadar mı?’ derlerdi…

Evet bu kadar!

Bu kısa metinde üç kelimeye bakardım;

Birincisi soyadımı ‘doğru’ mu yazmışlar, o kadar ısrarla durmuş, ön sohbetimizde önemini vurgulamıştım!..

‘Eyice’ yerine ‘İyice’ yazan mı, ‘Eğice’ yazan mı, ya da başka harfleri kullananlar mı?

Ne ararsanız var!

Yani ‘dikkat’ da sıfır, dinleme anlama da…

İkinci nokta; ‘yalnız’ sözcüğü doğru mu yazılmış ‘yanlış’ mı?

Çoğunluk, ‘Yalnız’ yerine ‘Yalnız’ yazıyor…

Yani harflerin yerini değiştiriyor…

Bilgisizlik demeyeceğim ama ilgisizlik olabilir…

Anlamışsınızdır;

Üçüncü nokta ya da yazının, sınavın üçüncü püf noktası ise; ‘ ‘yanlış’ sözcüğü..

Bu da sürekli hatalı yazılıyor ve kullanılıyor…

İki harf, ‘n’ ile ‘y’ yer değiştiriyor çoğu zaman…

*- Dilin önemi…

Türkçemize hakim olamayan çok şeye hakim olamaz…

Burada dilin önemini belirtmeye çalıştım…

İşte Uşak’ın Sivaslı ilçesindeki özellikle ‘Yörük’ olarak adlandırdığımız insanlarımızın da bu konuda ne kadar hassas olduklarını anlatmaya çalıştım öncelikle…

Bu yüzden belediye başkanı ‘Hürrüyet Şafak’ ın adı üzerinden örnekler vermeye, verdikleri önemi vurgulamaya çalıştım…

Bu arada yine unutmadan anımsatayım:

Kentin adı ‘Sivaslı’ yani ‘Sıvaslı’ değil…

Söylenen şu:

‘Lütfen ‘i’ ile’ı’ yı karıştırmayın…’

Başarı inceliklerde gizlidir…

*- ‘Sevdamız Sivaslı!’

Şimdi, ‘Yapacak çok işimiz var, sevdamız Sivaslı’ diyen, Uşak’ın Sivaslı ilçesinin Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak’ı tanıyalım;

’17 Ağustos 1972 yılında Sivaslı’da doğdum.

Kendi elinden emekli mütehasıp bir ailenin 2. Çocuğuyum.

İlk,orta ve lise öğrenimimi Sivaslı’da tamamladım.

Evli ve 2 çocuk babasıyım.

Öğrenim hayatımı bitirdikten sonra manav olarak esnaflığa başladım. 1993 yılında vatani görevimi tamamladım.

1994 yılında siyasi yaşamıma başlayıp, Sivaslı Esnaf ve Sanatkârlar odası yönetiminde S.S Sivaslı Motorlu Taşıyıcılar Kooperatifinde denetim başkanlığı görevi yaptım.

2014-2018 yılları arasında Cumhuriyet Halk Partisi Sivaslı İlçe başkanlığı görevini yaptım.

31 Mart 2019 Yerel Seçimleri için Halkla iç içe, halktan biri olarak CHP Sivaslı Belediye Başkanı adayı olarak çıktığım bu yolda halkımızın takdiri ile Sivaslı Belediye Başkanı olarak görevime devam etmekteyim.’

*- Akla gelen

Sivaslı denilince, akla hemen çilek gelir.

Özellikle yaz aylarında, buraya yolunuz düşerse, dalından koparılan taze çilekleri tadabilirsiniz.

Sivaslı ilçesinin belli başlı merkezlere uzaklığı şöyledir:

Sivaslı-Uşak arası uzaklık: 34 km.

Sivaslı-Denizli arasındaki uzaklık; 120 km.

Sivaslı-Afyon arasındaki uzaklık: 148 km.

Sivaslı-Manisa arasındaki uzaklık: 227 km.

Sivaslı-İzmir arasındaki uzaklık: 245 km.

Sivaslı-Ankara arasındaki uzaklık: 405 km.

Sivaslı-İstanbul arasındaki uzaklık: 538 km.dir.

İlçe: Uşak-Denizli karayolu üzerinde bulunmaktadır.

1953 yılında Uşak’in il olmasıyla burası da ilçe statüsü kazanmıştır.

*- Çok eski zamanlardan bu yana

Hititlerden bu yana, burada yerleşim olduğu bilinmektedir.

Hititlerden sonra Frigyalılar, yörede egemen olurlar.

Kurulan şehirler ise, Roma ve Bizanslılar tarafından da kullanılmışlardır. Daha sonra, MÖ.670 yıllarında, Lidyalılar görülür.

Milas ve Efes şehirlerinden başlayıp, başkent Sard kentinden geçerek, Uşak-Ahat üzerinden Orta Anadoluya ulaşan kral yolu, yörenin en ünlü tarihi özelliğini ortaya koyar.

Kral yolu, ilçe topraklarından geçerek, Karahallı bölgesindeki Cilandıras köprüsüne ulaşır.

Bölgede daha sonra, Persler ve akabinde Büyük İskender’in egemenliği görülür.

MÖ.132 yılında ise, Romalılar bölgeye egemen olurlar.

Roma hakimiyeti, 500 yıl sürer.

Daha sonra Bizans egemenliği ve 1072 yılında, yani 700 yıl sonra, bölgede: Türkler görülür.

Yaklaşık 100 yıl, Germiyanoğulları Beyliği ve 1391 yılında, Yıldırım Beyazıt eliyle, Osmanlı imparatorluğuna geçiş.

1920 yılında, iki yıl süren, Yunan işgali görülür.

*- Hem ‘Sivaslı’ hem de ‘Sivas…’

Son olarak ilçenin isminin nereden geldiğine bakacak olursak:

Sivaslı ilçesinin isminin ‘Sebaste’ kelimesinden Türkçeleştirilerek geldiği düşünülmektedir.

Sivas ilinin ismi de, aynı şekilde, o şehrin antik ismi olan ‘Sebaste’ kelimesinin, Türkçedeki ifadesinden başka bir şey değildir.

Her iki şehir de, İmparator Augustus tarafından kurulmuştur.

*- ‘Haydi Sivaslı’nın yanına!’

Başka bir söylentiye göre ise:

Eski dönemlerde Çivril ve Banaz arasında bir kervan yolu bulunmaktadır. Bu kervan yolu üzerinde, Sivaslı ilçesinin bulunduğu yerde bir kervansaray vardır.

Buraya bakan şahıs ‘Sivas’ ilinden gelip, buraya yerleşmiştir.

Çevreye yerleşen Türkler, vakit geçirmek için ‘Haydi Sivaslı’nın yanına gidelim’ şeklinde konuşurlar ve Sivaslı’nın hanının bulunduğu bu yer, bugün ‘Sivaslı’ olarak bilinir olur.

Sanıyorum;

Bu anlatımı, hiçbir Sivaslı bilmiyordur…

Ama internete girin, ‘Sivaslı’ diye yazınca karşınıza bir tane ‘Uşak Sivaslı’ çıkıyorsa, çok fazla Anadolumuzun bir güzel şehri ‘Sivas’ çıkıyor…

Nedense siyasiler yüzünden mi, ilgisizlikten mi, bilgisizlikten mi, önceki yöneticilerin boş vermesinden mi neden, bugüne kadar ‘Uşak Sivaslı’ ile kuruluşunda önemli yeri olan ‘isimdaş’ Sıvas arasında bir bağ, bir köprü, bir kardeşlik, ‘kardeş şehir’ anlaşması yapılamamış, kurulamamış…

Ama Sivaslı’nın bir kardeş Şehri var;

O da Aydın’ın ünlü ‘Efeler’ Belediyesi…

İşte size bir ‘kardeşlik’ hikâyesi…

Efeler Belediyesi, Kardeş şehir Sivaslı Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğünde kullanılmak üzere çöp kamyonu hediye etti.

*- Kardeş şehirden Sivaslı’ya

Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay tarafından hediye edilen çöp kamyonunun anahtarını, Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak’a kendi eliyle teslim etti.

Başkan Atay Kardeş şehir Sivaslı’da ‘Öncelikle bizi burada ağırladığınız için çok teşekkür ediyoruz. Bu gün bu güzel şehre Çöp Kamyonu hizmet aracımızı Sivaslı Belediye Başkanımız Hürrüyet Şafak aracılığıyla Sivaslı halkına armağan etmek amacıyla geldik. Hizmet aracımız Sivaslı halkına hayırlı olmasını diliyorum.’ sözleriyle ifade etti.

Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak ise ‘Efeler Belediye Başkanımız Mehmet Fatih Atay’a bu hizmet aracını ilçemize kazandırdığı için Sivaslı halkı adına çok teşekkür ediyorum’ dedi.

Daha sonra Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay, Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak ile birlikte Sivaslılı vatandaşlarla sohbet etti.

Yine hatırlatayım ve anlatayım:

*- Sebaste antik kenti

Uşak il merkezinin 35 km güneydoğusunda, Sivaslı ilçesi Selçikler Beldesi yakınlarında, Banaz Çay’ının (Senaros) suladığı geniş bir ova üzerindedir.

Selçikler Beldesinde, köyde, tepe mahallesinde, bir höyük bulunmuştur. Burada yapılan araştırmalarda, yerleşim alanında, MÖ. 4 bin yıllarında yerleşim izleri bulunmuştur.

Sebaste (Selikler) Antik Kenti, günümüzde Selikler olarak anılmaktadır. Buranın lokazisyanonu Hamilton bulmuştur.

Eski cami duvarında yazan yazıtta Sebaste ismini görmüştür.

Aynı zamanda kiliseler bölgesinde ki ayrı bir yazıtta ta aynı ismin geçtiği görülmüştür.

Ramsay ise ‘Sebaste’ kelimesinin bütün yazıtlarda geçmesinden dolayı Selçikler, Pınarbaşı Köyü ve Sivaslı bölgesinin Sebaste Antik Kenti olduğunu ortaya çıkarmıştır.

*- ‘Sadık’ anlamında…

Kelime, Roma İmparatoru Augustus’a yakın olup ‘sadık’ anlamına gelmektedir.

Latince bir kelimedir. Augustus bir gün kentin kehanet merkezi olan Apollon’a danışır.

Sivaslı ilçesinin eski adının Sebaste’nin Türkçesi olduğunu vurgular. Burası eski çağlarda önemli bir merkezmiş.

Hierokles listelerinde Frigya, Sebaste ve Pacatiana’nın piskoposluk merkezleri olduğu belirtilmiştir.

Burada bulunan bir çok eser İstanbul, Afyon ve Uşak müzelerine götürülmüştür.

Bunlar içinde en önemlisi ise İstanbul Arkeoloji Müzesi’ne götürülen Zeus Adak Heykelidir.

*- Ören üzerine kurulu

Sivaslı ve Selçikler arası antik ‘Sebaste’ kentinin kalıntılarını barındırır. Yani, merkez ilçe bile, Sebaste ören yeri üzerinde kuruludur.

Kentin en önemli dönemleri, Romalılar zamanına rastlar.

MÖ 20’de, İmparator Augustus tarafından, imparatora sadık anlamına gelen ‘Sebaste’ adıyla, çevredeki köylerin bir araya getirilmesiyle şehir kurulduğunu belirtmiştim.

Kurulduğu dönemde, imparatorluğun en önemli 12 kentinden biriymiş.

*- Dini merkez olmuştu

Sivaslı, MS 6’ncı yüzyılda, Phrygia Pakatiane bölgesine bağlı bir piskoposluk merkezi haline geldi.

Bu dönemde, kentte büyük bir kilise inşa edildi.

Bu yapı, 10’ncu yüzyılda bir kubbe ile örtülerek genişletildi ve iki büyük bazilika ile çeşitli şapellerden oluşan bir kilise kompleksi haline dönüştürüldü.

1966-1978 yılları arasında yapılan kazılarda, kentin piskoposluk merkezi olduğu dönemden kaldığı düşünülen iki kilise, tiyatro ve Roma hamamına ait kalıntılara rastlandı.

Ama ya şimdi;

Arada bunu anlatayım:

*- Duyuruyu Başkan Şafak yaptı

31 Mart 2019 yerel seçimlerinden sonra, Sivaslı Belediyesini CHP'ye kazandıran Hürrüyet Şafak, sosyal medya hesabından Belediye Meclis Üyeleri ve İl Genel Meclis üyeleri ile birlikte mazbatalarını aldıklarını duyurdu.

Ayrıca Sivaslı'nın yeni Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak, 5 Nisan Cuma günü saat: 14.30'da kurban kesilip, belediye binasına çıkılacağını duyurdu.

Sivaslı Belediyesi önünde tören gerçekleştirildi.

Törende Kuran-ı Kerim Tilaveti okundu ve kurban kesiminin ardından Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak, makamına oturdu.

Ve, 21 Haziran 2019 günü ‘Sanayi Cami Açılışı’nı yaptı.

*- Plaket dağıtıldı

İlçe sanayi sitesi içerisinde bulunan Sanayi Cami tamamlanarak halkın hizmetine sunuldu.

Açılışa Kaymakam Mustafa Gözlet, Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak, Küçük Sanayi Sitesi Başkanı Gülek Toran, İlçe Müftüsü Adem Cankurt ve Cami yapımında emeği geçen Esnaf ve vatandaşların katılımı ile gerçekleştirildi…

Açılış öncesi yapımda emeği geçenlere plaket verildi.

Müftü Adem Cankurt’un yaptığı dua sonrası açılışı yapılan camide birlikte kılınan Cuma namazı sonrası Kaymakam Mustafa Gözlet, Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak ve Küçük Sanayi Sitesi Başkanı Gülek Toran ile birlikte sanayi esnafını ziyarette bulundu.

*-

1071 Malazgirt zaferiyle Anadolu Türklere açılmış, zaman zaman el değiştirmeler olmuşsa da bölge 1072’den itibaren Türk egemenliğinde kaldı.

1920 yılı Ağustosunda Yunanlılarca işgal edildi, 31 Ağustos 1922’de işgalden kurtuldu.

Anadolu’da Türk Birliği tesis edilince, Anadolu Beylerbeyliği, Bursa Vilayeti Kütahya Sancağı Işıklı kazasına bağlı köy olan Sivaslı, 1363 yılından 1908 yılına kadar Bursa vilayeti, Kütahya sancağı Uşak kazasının köyüdür.

1908 yılında nahiye, 1948 yılında belediye, 1953 yılında ilçe oldu.

*- Arkeolojik sit alanı

1966 yılında yapılan bir kısım kazı sonucu, şehrin bazı tarihi alanları gün yüzüne çıkartıldı.

Ama yine de büyük bölümü toprak altında.

Bölge, 1983 yılında, I. Derece Arkeolojik Sit alanı olarak tescil edildi.

Bu arada çıkarılan arkeolojik eserler ise, Uşak, Afyon ve İstanbul Arkeoloji Müzelerinde sergileniyor.

Özellikle, yeni Uşak Arkeoloji Müzesinde, buradan bulunmuş oldukça ilginç buluntular görülebiliyor.

Ben de bu arada ‘ilginç’ bir olayı paylaşayım:

*-  Sözünü yerine getirdi

Hürrüyet Şafak, mazbatasını aldıktan sonra ilk icraatı olarak, verdiği sözü yerine getirdi ve makamına geçtikten bir gün sonra nikah kıydı.

Haber şöyle:

‘Geçtiğimiz Pazar günü yapılan yerel seçimlerde CHP’nin kazanan tek belediye başkan adayı olan Hürrüyet Şafak, belediye meclis üyesi ve ilçe parti teşkilatı ile Sivaslı İlçe Seçim Kurulu’na giderek mazbatasını aldı.

Bugün makam geçen Şafak, burada koltuğu Sivaslı Belediye Başkanvekili Hüseyin Boz’dan devraldı. Kesilen kurbanların ve okunan duaların ardından koltuğa oturdu.

Şafak, ayağının tozu ile Sivaslı Belediye binası toplantı salonunda da Beril Güvenç ve Şahin Süzme çiftinin nikâhını kıydı.

*- Emeği geçenlere teşekkür

Şafak, mazbatasını alıp başkanlık koltuğuna oturduktan sonra sosyal medya hesabından duygularını şöyle dile getirdi: “hayırlısı ile il genel meclis üyesi ve belediye meclis üyesi arkadaşlarımızla birlikte mazbatamızı aldık 

Rabbim inşallah bütün köylerimize beldelerimize ve ilçemize en güzel hizmetleri yapmayı bizlere nasip eder.

Seçim süresince bize destek olan bütün teşkilatlarımıza, Sivaslılı hemşerilerimize çalışmalarından ve gayretlerinden dolayı ayrı ayrı teşekkür ediyorum.’

Uşak Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak’tan öğrendiğimize göre;

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde; CHP yüzde 51.27, AKP yüzde 46,07 oy aldı.

Bir yıl geriye gidersek;

2018 genel seçimlerinde ise AKP yüzde 42.14, CHP yüzde 34,53 oy aldı.

Yani bu sonuçlar, Belediye Başkanı CHP’li Hürrüyet Şafak’ın seçim başarısını ve halkın sevgi ile güvenini aldığını gösteriyor.

*- 33 yıldır hep 3 gün sürüyordu

Yazımın bir bölümünde Sivaslı’nın ‘Çilek Memleketi’ olduğunu yazmıştım.

Ve başkanın ilk icraatlarından birinin de seçimden sonra Çilek Festivali düzenlemesi olduğunu anlatabilirim.

Başkan seçimden kısa süre sonra şu bilgileri paylaşmıştı:

‘Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak, 7-8 ve 9 Haziran tarihleri arasında düzenlenecek Sivaslı Çilek Festivali hakkında bilgiler verdi;

3 gün boyunca birçok etkinliklerin olacağını belirten Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak, festivale dört sanatçının yer alacağını ifade etti.

*- Sivaslı, çilekten sonra ahududu ve böğürtlenin de merkezi olacak!

Proje kapsamında Sivaslı'ya bağlı Tatar kasabasında kadın çiftçilerin aktif olarak yer aldığı Tarımsal Kalkınma Kooperatifi tarafından 4 dekar alanda bin 50 ahududu ve böğürtlen fidesi dikileceğini bildirdi.

Kadın çiftçilere teknik desteğin kendileri tarafından verileceğini kaydeden başkan şu bilgileri verdi:

‘Çilek yetiştiriciliği Sivaslı ilçemizde yaygın olarak yıllardır yapılmaktadır. Yaklaşık 300 dekar alanda çilek üretimimiz mevcut olup yıllık 480 ton üretim miktarıyla Uşak ilimizdeki üretimin yüzde 85'i Sivaslı ilçemizde gerçekleşmektedir.

Ayrıca 33 yıldır ilçemizde Çilek Festivali düzenlenmekte ve ilçemizin tanıtımına ve ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.

Yeni başlanan bu proje ile yine üzümsü meyveler grubunda yer alan ahududu ve böğürtlen yetiştiriciliğinin yaygınlaştırılması amaçlanmaktadır.

Ahududu ve Böğürtlen kış aylarında -20 ila -25 dereceye dayanabilmektedir.

Bu özellikleri bölge ekolojimize uygun olup yetiştiriciliğinin yapılmasında bir sorun teşkil etmeyecektir.

Ayrıca elde edilecek meyvelerin taze olarak tüketilmesinin yanında meyve suyu, reçel, marmelat ve dondurma sektörü gibi çok çeşitli alanlarda kullanılması ve pazar açığının bulunması avantajlıdır.

Çilek gibi ahududu ve böğürtlen yetiştiriciliğinin de yaygınlaşması sonucu ilerleyen zamanlarda ilçemizde bu ürünleri işleyecek işleme, paketleme tesisi ve soğuk hava deposu gibi işletmelerin kurulması bölge ekonomisine önemli katma değer oluşturulacaktır.’

*- Misyon da vizyon da önemli

Uşak’ın Sivaslı Belediye Başkanı Hürrüyet Şafak şöyle konuşuyor;

‘Katılımcı, yenilikçi, modern, güler yüzlü, eşitlikçi, özgürlükçü; çocuk ve gençler ön planda olmak üzere tüm bireyler için güçlü toplum ve çevre oluşturmak adına Belediyenin görev, yetki ve sorumluluğu çerçevesinde hizmet veren ve hizmetlerin sürdürülebilirliğini sağlayan belediye olmak.’ Bunun için büyük mücadele verdikleri belirten Başkan Şafak sözlerini şöyle sürdürüyor:

‘Katılımcı yönetim anlayışını benimseyen, marka belediye olmak için temel ilkelerimiz bulunuyor. Bunlar; Atatürk ilkelerine ve Cumhuriyet değerlerine bağlılık. Sürekli gelişim ve değişime açık olmak. Sunulan mali ve idari hizmetlerde şeffaf ve hesap verebilir olmak. İnsana, doğaya ve tüm canlılara saygılı olmak. Tarihi ve kültürel değerlere bağlılık.

Toplumun her kesimine ayrımcılık gözetilmeksizin hizmet götürmek.

Sunulan hizmetlerle halkın güvenini kazanmış belediye olmak.

Öğrenen ve kendini yenileyen belediyecilik.’

Etik değerlere bağlılığın önemine değinen ve sosyal belediyeciliği anlatan Sivaslı Belediye Başkanı, önem verdiği değerleri de şöyle anlattı:

‘Güvenilirlik, Etkinlik ve verimlilik, Şeffaflık ve hesap verilebilirlik, Katılımcılık, Adalet ve eşitlik, Çözüm odaklılık, Kalite…’

*- Yöreye ait yemekler

Hürrüyet Başkana sorduk, ‘Sivaslı’da ne yenir?’ diye…

Yöreye ait yemekleri anlattı:

‘Yöreye özel yemekler şunlardır;

En başta Tarhana Çorbası gelir.

Sonra; Haşhaş sürtmesi, yöreye has bir et yemeği olan gümlü, bulgur ve mercimeğin karıştırılarak pişirilmesiyle yapılan alacatene.’

Peki gezilecek yerler;

*- Hacim Sultan Türbesi

Hacım Sultan Zaviyesi, Uşak ilinden 35 km uzaklıktaki, Sivaslı ilçesine bağlı Hacım köyü mezarlığı ortasındadır.

Uşak’ta bilinen en eski Bektaşı zaviyesi Hacım Sultan’dır.

Zaviye, Germiyanoğlu İ. Yakub Bey tarafından, H.721/m.1321 yılında Hacım Sultan köyünde yaptırılmıştır.

Bugün bu köy, Uşak iline bağlı Sivaslı ilçesi sınırları içinde yer almaktadır.

Germiyanoğulları Beyliği dönemine ait olan Hacım Sultan Zaviyesi, Osmanlıların bölgeyi ele geçirmesiyle birlikte hiçbir tahribata uğramamış, vakıf şartlarına uygun biçimde bölgedeki faaliyetlerine devam etmiştir. Zaviyeden günümüze sadece türbe ulaşmıştır.

Fakat köyde yaşayan ihtiyarların söylediklerine göre, türbenin karşısında eskiden bir takım binaların bulunduğu ve bunların bir deprem sonrasında yıkıldığı anlaşılmaktadır.

Yani, zaviye binası ve müştemilatının yakın zamana kadar ayakta olduğu tahmin edilmektedir.

Türbenin duvarlarında veya içerisinde, yapılış tarihini gösteren, net bir ibare bulunmamaktadır.

Hacım Sultan Türbesi, sekizgen ana mekan ve önünde bulunan dikdörtgen giriş yerinden meydana gelir.

Türbede, tavana asılı bulunan ve Hacı Bektaş tarafından Hacım Sultan’a verilen ‘Batın kılıcı’ yerine sembolik olarak asılmış bir  demir kılıç (aslı tahtadan) bulunmaktadır.

Türbenin içinde, Hacım Sultan’a ait sanduka da yer alır.

Türbede, sandukanın altında, asıl mezarın bulunduğu yerden ‘Çile Tepesi’ diye bilinen yere ulaşan gizli bir tünel bulunmaktadır.

Bu tünelin, diğer kolları ise farklı yerlere çıktığı, köy ahalisi tarafından anlatılır.

Bugün, bu tünelin giriş yeri betonla kapalıdır, tüneller ise kullanılmamaktadır.

*- Yargıtay, yaş meşe ağacını keseni affetmedi

Yargıtay 19. Ceza Dairesi, babasına ait olduğunu ileri sürdüğü korudan bir adet yaş meşe ağacını kesen sanığın beraatini bozdu, sanığın Orman Kanunu'na aykırılıktan mahkumiyetine karar verilmesine hükmetti.

Uşak'ın Sivaslı ilçesinde orman memurları, bir meşe korusunda ağaç kesildiğini fark etti.Ağacı kesen kişiyi bulan orman memurları, olayı tutanakla tespit ettikten sonra ilgili yerlere bildirdi.

Yaş meşe ağacını kesen kişi hakkında Orman Kanunu'na aykırılık suçundan dava açıldı.

Sivaslı Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanan kişi, beraat etti.

Davaya katılmasına karar verilen orman idaresi vekilinin beraat kararını temyiz etmesi üzerine dosya Yargıtay 19. Ceza Dairesine geldi.

Yargıtay, yerel mahkemenin beraat kararını bozdu.Gerekçede, davanın dayanağını oluşturan 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 82. maddesi gereğince aksi sabit oluncaya kadar geçerli bulunan orman memurları tarafından imzalı suç tutanağında, sanığın meşe korusundan 1 adet meşe ağacını kestiğini beyan ettiği belirtildi.

Sanığın savunmasında, ‘ağaç kestiği yerin babasına ait tapulu arazisi olduğunu söylediği’ aktarıldı.

Arazide yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda ise ‘sanığın babasına ait tapulu arazide göstermiş olduğu dip kök ile ele geçen emvalin, çapları ve yaş halkaları gözetildiğinde uyumlu olmadığının tespit edildiği’ kaydedilen gerekçede, bu durum karşısında, sanığın atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesinin bozma nedeni yapıldığı ifade edildi.

Gerekçede, ‘suça konu orman emvalinin müsaderesi hakkında olumlu veya olumsuz karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi’ de bozma nedenleri arasında sayıldı.

*- Sivaslu Karyesi’nden Sivaslı ilçesine

Sivaslı, Osmanlı dönemi tapu tahrir defterlerinde ‘Sivaslu Karyesi’ olarak Kütahya sancağının Uşak kazasına bağlı bir köy olarak kaydedilmiştir. Kayıtlara göre köyde; II.Beyazıt döneminde 37 nefer ve 34 hane, 1520′ de 77 nefer ve 50 hane, 1570′ te de 117 nefer ve 94 hane bulunmaktadır. 1676 tarihli Avarız defterine göre Selçikler ve Göçeler köyleriyle birlikte askeri nüfusun en fazla olduğu köydür.

1914 yılında Uşak’ a bağlı bir nahiye olan Sivaslı, merkezde dahil 20 köyden oluşmaktaydı.

Bu tarihte Sivaslı merkezde 1560 kişi yaşamakta olup, tüm nahiye nüfusu 11852 kişidir.

Sivaslı, 15 Temmuz 1953’te Uşak’ın il olmasıyla birlikte ilçe olmuştur.

İlçenin geçim kaynakları tarım, hayvancılık ve hizmet sektörüdür.

İlçe ekonomisinde 1960’lı yıllardan sonra Avrupa’ya işçi olarak giden kişilerin getirileri de önemli yer tutmaktadır.

Bunların dışında ilçede; dokumacılık, halı-kilim, testi-bardak ve mermer ocakları gibi işletmeler de mevcuttur.