Toplum hızla gelişiyor. Son zamanlarda, her şey o kadar belirsiz bir şekilde oluyor ki, buna nasıl izin verdiğimizi merak ediyoruz. Günlük hayatın koşuşturmasıyla birlikte alışkanlıklarımız, normlarımız ve sınırlamalarımız da değişiyor. Bütün bunlar nereye gidiyor? Çevremizdeki dünyanın değişmesi ve büyük ölçüde bizim hatamız yüzünden bu kadar ölümcül mü?
O zamana kadar "Kendimizi çöpe mi atacağız?“ sorusunun yanıtı kalır. Evet, zaten terk edildik ama neden buna izin verdik? Çünkü toplum, gerçek değerini ve önceliklerini unuttu. Doğayı ve evini unuttu, onu tüm neslin yaşamaya mahkûm olduğu bir çöplüğe dönüştürdü.
İnsanlar gereksiz atıkların olmadığı temiz bir ülkede yaşamak istiyor. Ama en çok kendileri
kirletiyorlar. Doğa güzeldir, gizemlidir ama aynı zamanda onu kışkırtırsak çok tehlikelidir. Ve biz bunu yüzlerce yıldır yapıyoruz. Son yıllarda insanlar ona verdikleri zararın farkına varmaya başladılar ve doğanın onlara gönderdiği meşum kanıtlara rağmen ona, tek yaşam kaynağına karşı çıkmaya devam ediyorlar. Daha iyi ve daha temiz bir dünyada yaşayıp yaşamayacağımız sadece bize bağlı.
Değerler, öz saygı nereye gidiyor? Sadece doğayı sevdiğini iddia etmek önemli değil. Önemli olan sözler değil, eylemlerdir. İnsan doğayı seviyorsa ona sahip çıkar, korur ve zenginleştirir. Çöpleri temizlemek için hiçbir şey yapmayan çok sayıda insana rağmen, biz vicdanlı insanlar, Dünya’yı şimdi olduğundan daha güzel hale getirmek için mümkün olan her şeyi yapacağız. İnsanların daha iyi ve sorumlu olmasına izin verin, doğaya karşı görevlerini yerine getirin ve etrafımız çöp ve kir olmadan temiz olacak. Böyle devam edersek nereye kadar gideceğiz?! Kendimize zarar vermekten başka gelecek nesillere ne bırakıyoruz, daha doğrusu onları nasıl eğitiyoruz?! Çevreyi korumayarak doğadan nefret ediyormuşuz gibi, küçük kardeşlerimizi hatta çocuklarımızı da öyle yetiştiriyoruz.
Acele et, aklını başına al! Doğayı koru .
YORUMLAR