Turizm Cenneti Çeşme’yi bilmeyen yoktur, sanıyorum.
Çeşme için yazılmayan hikayenin de kalmadığını sanıyorum.
Bir iş adamımız bir zamanlar önemli bir laf etmişti:
‘Çeşme İzmirliye tembel yapıyor!’ anlamında sözler etmişti..
Gerçekten ne kadar sanayici, işadamı, siyasetçi, işi düzgün giden varsa Perşembe’den denize gibi, kendini Çeşme’ye atıyor.
Tatil Pazar günü biter, değil mi?
Ama herkes için değil..
İşte belli yaşı geçen ve işlerini evlatlarına ya da torunlarına bırakan tecrübeli büyükler ‘Nasılsa işler yolunda!’ diyerek, işlerinin başına Pazartesi öğleden sonra ya da Salı sabahı başlıyorlar.
Haftanın beş günü çalışma yerine beş günü tatil yapıyorlar.
Dünyadan kopuklar ama Dünya Çeşme’de..
Çeşme öyle bir aşk ki, güzelliğini fark eden ayrılamıyor, koşarak kavuşmak isteniyor...
*- 10 günlükken
Çeşme’nin 31 Mart 2019 seçimlerinden bu yana Belediye Başkanı CHP’li Ekrem Oran...
21 Mayıs 1971’de doğduktan 10 gün sonra Çeşme’ye geldi...
Gazi İlkokulu, Saint-Joseph Ortaokulu ve İzmir Özel Tevfik Fikret Lisesi'ndeki eğitimlerinin ardından Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü'nde devam etti.
2009 Yerel Seçimlerinde Çeşme Belediyesi Meclis Üyesi oldu.
2004-2013 yılları arasında Çeşme Belediyesi'nde Başkan Vekilliği, Encümen Üyeliği, İmar Komisyonu Üyeliği, Denetim Komisyonu Başkanlığı gibi görevlerde yer aldı.
Sohbetlerinde, ‘Çetin Oran’ın oğlu olmaktan gurur duyduğunu’ anlatırken, gözlerinin yaşlandığını da görüyorsunuz.
‘Çeşme’yi hep sevdim.
Burada aşık oldum.
Çeşme dünyanın en güzel yeri.
Yeryüzündeki cennet.
Çeşmeye hizmet etmenin onuru yaşıyorum.
Bunun da tadını çıkarıyorum. Çeşme’ye hizmet benim için bir ibadet. Çeşme benim aşkım.
İnsanlar aşkına hiçbir zaman ihanet etmez’ diyor.
Yine ifadesine göre;
Sezonda 17-18 saat çalışıyor.
‘Atom karınca mısın, bitmiyor mu enerji kaynağın?’ diyenlere, yanıtı şöyle oluyor:
‘Aşkım Çeşme!’
*- Haksız kazanç yok
‘A’dan Z’ye sohbette, sorgulamada Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran, birbirinden çarpıcı açıklamalarda bulunuyor;
‘Kimsenin haksız kazanç sağlamasına izin vermem. Çeşme’yi kimseye ham yaptırmam.’ diyor.
Çeşmeye hizmet etmenin onuru yaşadığını sık belirtiyor.
Çeşme’ye hizmet benim için bir ibadet’ dedikten sonra sözlerini şöyle sürdürüyor:
*- Ilıca Plajı Çeşme’nin vitrini!
‘Göreve geldikten hemen sonra Ilıca Plajı’ndaki ücretli şezlong ve şemsiye dönemine son verdik!
Ilıca plajı Çeşmemizin vitrinidir.
Broşürlerde afişlerde, kataloglarımızda sosyal medyamızda Çeşme denildiğinde Ilıca Plajı'nı koyuyoruz.
Sen ben kavgasından uzaklaşarak bir sosyal demokrat belediyeciliği herkese göstermemiz gerekiyor.
Herkesin 'CHP’liler sosyal belediyeciliği başarıyor' demesi gerekiyor.
Ama bir gerçek vardı ki, o da; Ilıca Plajı bizim kanayan yaramızdı.
Hem fahiş fiyatlar vardı, hem de başarısız bir hizmet söz konusuydu. Arkadaşlara, ‘şezlong şemsiyeleri kaldıracağız.
Ücretsiz duş, tuvalet ve soyunma kabinleri vereceğiz.
Uygun fiyata büfe işleteceğiz’ dedim.
Herkes önce, ‘bu iş olmaz. İpini koparan gelir. Para kazanamazsınız’ dedi.
*- Türkiye’nin en güzel plajı
Eğer çalışırsanız, işini severek yaparsanız, askla yaparsanız başaramayacağınız bir şey kalmaz.
Aşka karşı çıkamazsınız.
Böylelikle Ilıca Plajı Türkiye’nin en güzel plajı seçildi.
Türkiye’nin en tanınmış gazeteleri bunu açıkladı.
Halktan inanılmaz olumlu tepkiler aldık.
Muhalefet bile, ‘siz bu işi başardınız’ dedi.
*- Değeri çok fazla
Ilıca Plajı’na 1 tane değil, 3 tane engelli girişi yaptık.
Kaldırımlardan denize sıfırına kadar engelli vatandaşımız gelebiliyor. Ücretsiz olmasına rağmen tuvaletlerimiz en temiz seçildi.
Ilıca Plajı kumu çok değerli. Her sene eksiliyor.
Ilıcaya her sene yüz binler geliyor.
İnsanlar ayağındaki o kumu dışarıya götürüyorlar.
Biz bu plajda kalsın diye sahile denize su bastık.
Böylelikle vatandaşlar ayaklarını yıkayarak sahilden ayrılıyor.
*- ‘Bizim Yunus’ gibi...
Çeşme’de, birçok kentimizde olduğu gibi sevdikleri insanlara, komşularına sıfat takıyor,
Örneğin, samimi buldukları için Başkandan söz edilirken,’Bizim Eko’ denilerek, nostalji yaşanıyor.
Nasıl 700 küsur yıl önce Türkçe’nin şevkine ve şuuruna ulaşan Yunus Emre için ‘Bizim Yunus’ denildiği gibi...
Başkan Oran, şunları söylüyor:
‘Yalan söylemiyorsanız, maske takmıyorsanız korkacağınız bir şey yok. Ben siyasete ‘Eko’ olarak girdim ve anlımın akıyla ‘Eko’ olarak çıkacağım.
Ben beni aday yapanlara ve anneme de söyledim, kimsenin boynunu bükecek bir şey yapmayacağım.
Şunu da söyleyeceğim, mezardan en sevdiğim varlık babam bile çıksa kimseye hukukun dışında bir harekette bulunmayacağım.
Haksız bir kazanca izin vermeyeceğim.’
Keşke babası da bugünlere görseydi!
*- Büyük rekabet
Eskiler bilir..
Ben de bilenlerdenim;
Nasıl Ödemiş ile Tire, Torbalı ile Tepeköy, Karşıyaka ile Göztepe arasında bir mücadele varsa aynı şekilde Çeşme ile Alaçatı arasında da yılların getirdiği bir rekabet vardı.
‘Vardı!’ diyorum son zamanlarda unutulmuş gibi...
Özellikle futbol maçlarındaki kavgalı maçlar bile bu işin tuzu biberi idi...
Başkan Ekrem Oran da bu işi ucundan da olsa yakalamış, yaşamış olmalı ki şöyle diyor:
‘Ilıca Plajı'nı yaptığım için çok mutluyum.
Alacatı’ya iade-i itibarını verdik.
2014 yılında 1873’de açılan Alaçatı Belediyesi kapatıldı.
10 bin kişilik bir dev mahalle oldu.
Parti politikamız olarak kapatılan beldeleri tekrar açacağız.
Ben Çeşme Belediye Başkanı olarak Alaçatı Belediyesi’nin mallarına emaneten bakıyoruz.
Açıldığında gururla teslim edeceğiz.
Alaçatı’nın kapatılan belediye binasını ek hizmet binası yaptık.’
Bir ekleme yapayım;
Coğrafi konum olarak Ilıca plaji, İzmirli girişimcilerin kurup bugünlere getirdikleri kooperatif villaları da Alaçatı’ya bağlıydı.
Buralara verilecek hizmet de büyük sorun oluyordu.
*- Lekeleyenler var...
Çeşme’de her cebe uygun mekân olduğunu vurgulayan Başkan Oran, konuyla ilgili şunları söyledi:
‘Alaçatı, paraçatı’ diyenlere, bizim Çeşmemizi lekelemek isteyenlere buradan seslenmek istiyorum.
Bunu başaramayacaksınız.
Çeşme sadece Türkiye değil dünyanın parlayan yıldızıdır.
Buna engel olan lobilere gereken cevabı veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz.
*- Şortlu da görürsünüz
Bu arada önemli bir noktaya değineyim:
Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran’ı bir bakıyorsunuz takım elbiseli, bir bakıyorsunuz konuklar gibi şort giyiyor.
Hatta parmak arası terlik ile dolaşıyor.
Bu halini de ‘Beni halkımdan kimse koparamaz. Bugüne kadar kopmadım bu günden sonra da kopmam. Beni bu koltuğa onlar getirdi.
Onların ‘EKO’su olarak bu koltuktayım. Dolayısıyla ben onlardan soyutlanmayı düşünemiyorum Allah da etmesin.
Hayatta iki şey var, birisi sevgi birisi aşk.
Bende ikisi de var.
Sevmeden bu işi yapamazsınız.
Bu işi siyaseten yapıyorsanız, bir yerde yeter artık diyorsunuz.
Benim mesai arkadaşlarım bana ayak uydurmakta zorlanıyor.
Çok büyük bir zevkle işimi yapıyorum’
*- Alt yapı güçleniyor
Çeşme’de alt yapı eksikliği olduğunu ancak bunun tamamlanması için gerekli planlamayı İzmir Büyükşehir Belediyesi ile yaptıklarını belirten Oran, ‘Çeşme’nin yüzde 55 civarında bir kanalizasyon altyapısı bulunuyor. Yağmursuyu alt yapısı neredeyse yok.
Aslında arıtmamız yeterli kapasitede ve büyütülmeye uygun şekilde yapılmış.
İZSU büyük bir hamle yapıp, çok büyük bir yatırım yaptı.
Bu sene 350 kilometre bir boru sistemi döşedi. Bizi asbestli sudan kurtardı.
Altyapımızı da 2020-21-22 gibi planladık. Yatırımları da devam edecek.
Çeşme’nin suyu temiz.’
*- Her an her yerde!
Peki Çeşme’de neler yapıldı?.
Başkan şunları özetledi:
Çevre koruma müdürlüğü şubemizi kurduk. Mühendisimizi aldık.
Denetimler devam ediyor.
Çeşme’deki koyları belediye temizliyor.
Bizim temizlik ekimiz çok iyi çalışıyor.
Ekibin başında ben ve müdürümüz bulunuyor.
Her yerde devamlı denetliyorum.
Çalışma arkadaşlarımız biliyor ki ‘Eko Başkan’ her yerden çıkabilir.
*- Duyarlı olmalıyız
Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran eksik ve hatalarını da çekinmeden dillendiriyor..
‘Nüfusun 1 milyonu geçtiği dönemlerde ufak aksaklıklar olabilir ama bizim insanımızın da daha duyarlı olması gerekiyor.
Kullanımıyla ilgili bence bunla ilgili bir sıkıntı var.
Bu dönemde başaramadığım iki tane sıkıntı var.
Birincisi, sinekle mücadeleyi ben başaramadım.
Seçim döneminde atlanmış bir durum vardı ve Büyükşehir’e de bilgi verilmemişti.
Sinekle mücadeleyi bu dönem çok sıkı tutacağım.
İkincisi, inşaat atıklarıyla ilgili sıkıntılar var.
Hafriyat konusunda Çeşme’de birçok başlılık vardı. Herkes istediği yere dökebiliyordu.
Şimdi bu konuda çözüm bulduk.
Çeşme Belediyesi’nin büyükşehirden ruhsat onaylı bir hafriyat kötüm merkezi bulunuyor.
Bahçe atıklarıyla ilgili bir sıkıntı var.
Yılbaşı itibariyle her mahallede bahçe atıkları toplanma merkezi kuruyoruz.
Herkes buraya atacak.
Bunun dışında atılan bir yerde çok ciddi bir maddi yaptırımlar olacak.’
*- Haber bekleniyor!
Çeşme’de hemen barajın yayındaki 2 milyon metrekare bir alanında endemik bitkiler yetiştireceklerini belirten Oran, ‘Bir ihale var.
Çeşme Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bir şirketi olarak girdik. Sonucunu bekliyoruz.
Bakın, Çeşme’nin malının başka birisinin kullanmasına kesinlikle izin vermeyeceğim.
Çeşme’nin malını kimseye ‘ham’ yaptırmam.
Ben Çeşme’nin haklarını koruyacağım. Bunun için bu koltuğu oturdum” diye konuştu.
*- 16 yıl sonra...
8 aylık başkanlığının rüya gibi geçtiğini anlatan Oran,
‘8 ay bir rüya gibi geçti. Rüya devam ediyor.
16 yıl boyunca Çeşme Belediye Başkanı olmak için çalıştım.
Belediye başkanı olduğumda ‘nerde kalmıştık?’dedim ve hizmete başladım.
En büyük sevdam hizmet etmenin gururu ile beraber halkımla beraber çalışmalarımıza devam ediyorum.
Belediye başkanlığımın 7’nci ayında bir anket yaptım.
Ankette en büyük sorunlar altyapı ve hayvan barınağı oldu.
Benim daha ufaklıktan sokaktan aldığım 3 tane köpeğim var.
İlk olarak bunu söylemek istiyorum.
Şuanda 4 yaşlarına geldiler.
Hayvan barınağıyla ilgili tespit yaptıktan sonra çalışmalarına başladık. Baya bir para harcadık.
Ilıca’da hayvan polikliniği yaptık.
Çok yakında hizmete girecek.
Geldiğimden beri 700 tane dişi köpeği kısırlaştırdım.
Ben bir hayvan severim ama ayağım yere basıyor.
Hızlı bir şekilde sokak hayvanlarını sorunu çözmeye çalışıyorum”
YORUMLAR