Karşıyaka’nın rakibi Karşıyaka...
Bunu ‘kayıkçı hikayesindeki’ gibi de algılayabiliriz..
Ya da politikacı sözü ile, ‘iç ve dış mihraklar’ daha doğrusu ‘dinamikler’ olarak da değerlendirebiliriz.
Karşıyaka’nın coğrafi yapısı da, insanları da hep bir başka dünyanın âleminde gibiler.
Öyle ki, kendilerini ’35,5’ olarak adlandırıyorlar.
Şarkılarında bile ‘Hem fiyakalı, hem cakalı’ olarak tanıtırlar, kendilerini...
Türk Edebiyatına Attila İlhan, Salah Birsel ve Tarık Dursun K. gibi birçok ünlü yazar armağan eden Karşıyaka'da, yıllardır süregelen bir ‘üniversite’ ideali var.
Nedense bu isteklerini bir türlü başaramadılar.
Hatta; belki de ‘umursamazlık’ sonucu, ellerindeki devlet hastanesini de, bazı mahkemeleri ile resmi dairelerini de kaybettiler.
Her konuda birleşen ‘Kaf- Kaf’lar nedense duyarsız görünümdeler.
Bu da başlarını eğmek diye bir niyetlerinin olmamasından...
Öyle ki;
İlçe nüfusu 2008 yılı itibariyle 524.891 idi ancak 2008 tarihli belediye yasasıyla Bayraklı'nın ilçe yapılması üzerine Karşıyaka'nın mevcut nüfusu 315.008’e geriledi.
Çünkü; Karşıyaka’nın bir kısmı ellerinden gitti, aynen Bornova’nın da olduğu gibi...
Çok önemli bir nokta da şu:
Karşıyaka kuruluşundan bu yana hiçbir dönem sanayi şehri olarak düşünülmedi.
İzmir ve ülkemizin önemli sanayicileri, işadamları, girişimcileri Karşıyakalı, ama hiçbir zaman buraya bir fabrika kurup da güzelliklerin bozulmasına gönülleri razı olmadı.
Gediz Nehri 1870'li yıllara kadar Karşıyaka'dan denize dökülüyordu. Anılan yıllarda nehrin yatağı değiştirilince hem körfezin dolmasının önüne geçilmiş hem de ilçe yerleşime açıldı.
1876 yılında demiryolu hattının gelmesiyle, yamaçlarda yaşayanlar, demiryolunun sağ ve soluna yerleştiler.
1890 yılında ise vapur seferlerinin başlaması ikinci nüfus hareketini başlatıldı.
Karşıyakalıların bir özelliği de, dünyanın neresine giderlerse gitsinler, hep öne Karşıyaka’yı getirirler...
Hiçbir şekilde Karşıyaka’yı unutmazlar...
*- Başkan değişti
Karşıyaka geçen yıl başkanını değiştirdi.
Önceki başkan CHP’li idi...
Yeni Başkan da CHP’li...
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, mazbatasını alarak resmen göreve başladığı 8 Nisan 2019 tarihinin yıl dönümünü geçtikten sona bir ara ulaşarak, yıllık çalışmalarına ilişkin değerlendirmelerde bulunmasını istedik.
Başkan Dr. Cemil Tugay’ın söylediğine göre, hem mali hem de idari açıdan başarılı bir yıl geçirdiklerini vurguluyor.
Katkıları için mesai arkadaşlarına, destek ve güvenleri için de Karşıyakalılara teşekkür ediyor.
*- Öğretmen çocuğu
Peki kim Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay?
Öğretmen bir baba ve ev hanımı bir annenin çocuğu olarak, 1967 yılında babasının mecburi hizmeti sırasında Van’da dünyaya geldi.
İzmir İnönü Lisesi’nin ortaokul bölümünden 1980 yılında, lise bölümünden ise 1983 yılında mezun oldu.
1989 yılında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdi.
2009 yılında Karşıyaka’da serbest hekimlik yapmaya başladı ve bir süredir Alsancak’ta faaliyet gösteren muayenehanesini, belediye başkanı seçilmesinin ardından kapattı.
2010 yılında Cumhuriyet Halk Partisi’ne üye oldu.
*- ‘O araziyi almak, en doğru işti’
Karşıyaka Belediye Başkanı Dr.Cemil Tugay ‘Bir yıllık süreç çok çabuk geçti. Son haftalarda yaşadığımız salgın durumu hariç çok güzel bir çalışma dönemi oldu. Mali ve idari konularda önemli işler gerçekleştirdik.
Kültürden sosyal hizmetlere, spordan çevreye kadar her alanda nitelikli projelere imza attık.’ diyerek sözlerini şöyle sürdürüyor:
Yaptığımız en iyi ve en doğru iş ise Mavişehir’deki TOKİ arazisini almak oldu.
Bugüne kadar Karşıyaka için yapılmış en güzel işlerden biri budur. Orayla ilgili çok güzel bir proje yapacağız.
Muhteşem olacak!’
*- ‘50 civarında yeni proje yolda’
Önümüzdeki süreç için de değerlendirmelerde bulunan Başkan Cemil Tugay ‘Salgın nedeniyle bu günler oldukça sıkıntılı olsa da geleceğe dair umutluyum.
Güzel şeyler olacağına inanıyorum.
Karşıyaka adına da bu böyle olacak.
Hali hazırda 50 civarında yeni proje üzerinde çalışıyoruz.
Hepsi birbirinden güzel, özenli, nitelikli işler ve bunları tek tek yaşama geçireceğiz.
Gelecek yıllar için çok ümitliyim’ diye konuştu.
*- ‘Beklediğim performansın üzerine çıktım’
‘Tarihin ve coğrafyanın bağışladığı eşsiz güzellik ve birikimlerin üstüne, insan ve yaşam kalitesini ekleyen Karşıyaka, her açıdan benzersiz bir kenttir.
Görevimiz bu tanıma yakışır bir yerel yönetim anlayışı ve uygulamalarıyla, Karşıyaka’yı gelecek kuşaklara onurla taşımak, bu uğurda bıkmadan çalışmaktır.’ diyerek duruşunu anlatan Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Karşıyaka halkının onayı, sevgisi ve desteğinin kendisi için en büyük motivasyon kaynağı olduğunu dile getirdi ve şöyle devam etti:
‘Bugüne kadar yaptığımız işlere emek veren, katkı sağlayan herkese, mesai arkadaşlarıma, meclis üyelerimize ayrı ayrı çok teşekkür ediyorum.
Başarıyı değerlendirirken dışarıdan bakmakla, içinde olmak arasında fark var.
Dışarıdan bakan birisi için farklı görülebilir ama oldukça iyi bir yıl geçirdiğimizi ve kendi adıma umduğum, beklediğim performansın da üzerine çıktığımı söyleyebilirim.
Bu süreçte beni en çok motive eden; Karşıyakalıların güveni, sevgisi ve desteği oldu.
Tüm Karşıyakalı yurttaşlarımıza yürekten teşekkür ediyor, sevgi ve güvenlerine layık olmak için var gücümle çalışmaya devam edeceğime bir kez daha söz veriyorum.’
*- Ağzından düşürmüyor
Tüm İzmir ve Karşıyakalılar gibi önemli bir güzelliği ağzından düşürmeyen Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay şöyle diyor:
‘Cumhuriyetimizin kurucusu ve ebedi başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve büyük emanetimiz Zübeyde Hanım’ın çocukları olarak, çağdaşlıktan, akıldan, bilimden, sanattan ve bizi biz yapan değerlerimizden asla ödün vermeyeceğiz.
Kaf Sin Kaf ruhumuz, yaşamı her alanıyla kucaklayan ‘Biz büyük bir aileyiz’ bilincimiz ve demokrasiye sonsuz bağlılığımızla, aldığımız nöbete yakışmanın gayreti içinde olacağız.
Şeffaflık, hesap verebilirlik, sürdürülebilirlik, üretimde ve paylaşımda tam eşitlik, yerel yönetim anlayışımızın önsözüdür.
*- Vizyon sahibi
Herhalde İzmir üzerinde oynanan oyunlar ve gelişmeler de etkili olabilir.
Ama bunları önceden gören ve vizyon sahibi olan Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Tugay bakın nasıl konuşuyor:
‘En büyük güvencemiz barışımız, samimiyetimiz, hoşgörü ve imece ruhumuzdur.
Çağdaş kent ve kentlilik bilincimizle, emeğe, doğaya, bizi var eden renklerimize saygımızla genç kuşaklara örnek olacağız.
Çünkü biz, Karşıyaka’nın onurlu tarihini bu bilinçle yazan nice değerin mirasçılarıyız. Hepsinin önünde saygı ve minnetle eğiliyorum.
Değerli hemşerilerimi bu duygu ve düşüncelerin paydaşlığına ve bu uğurda gösterilecek çabaların yol arkadaşlığına davet ediyorum. Karşıyakalılık Ruhu, ancak bu duruş ve çalışkanlıkla var edilip yaşanabilir.’
*-
Karşıyaka Belediye Başkanı performasından memnun olduğunu belirtti.
Bu konudaki görüşü ise şöyle belirtiyor:
‘Yerel Yönetim anlayışımızın gereği olarak, hedeflerimize ne ölçüde ulaştığımızı ölçmek ve değerlendirmek için, 6 aylık dönemler halinde izleme ve raporlama çalışmalarını sürdürecek ve kamuyla paylaşacağız.
Karşıyaka için kurduğumuz düşleri, kentimizin gereksinimleri ile oranlayarak, öncelikler sıralaması içinde ve yaşamın hiçbir alanını ihmal etmeden gerçekleştirmek için çalışıyoruz.
Yılların ihmal ve ertelemelerini, sağlıklı bir bütçe ve kadro politikası ile gidermek en önemli hedefimizdir.
Kentimize çizdiğimiz gelecek, bizi heyecanlandırmakta ve hemşerilerimiz tarafından paylaşılmanın sevincini yaşatmaktadır.
Çarşısından doğasına ve tarihine sahip çıkmasıyla gurur duyan, merkezinden çeperlerine bir sokağının bile ihmal edilmemesiyle örnek, kültür, bilim, sanat ve eğitim çalışmalarıyla övünülen ve engellisinden can dostlarımıza, emekten çocuk ve kadınlarına yaşamı örgütleyen bir Karşıyaka mümkündür ve birlikte var edeceğiz.
Başta Belediye Meclisimiz olmak üzere, samimiyet ve çalışkanlığımızı kısa sürede hissettiren belediye çalışanı arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.
Resmi kurumlarımızı, demokratik kitle örgütlerimizi, düşünce ve önerileriyle çalışmalarımızda destek olan, paydaşlığını ve yol arkadaşlığını esirgemeyen herkesi saygıyla selamlıyorum.’
*-
30 Mart 2014 yerel seçimleri ile birlikte İlçede Sancaklı ve Yamanlar köyünün mahalle yapılmasıyla 27 mahallesi bulunan Karşıyaka’da, Küçük Yamanlar Tepesi ve su deposu kazıları sırasında tahrip olan höyükte bulunan kültür tabakaları ve seramik buluntularından yola çıkılarak yapılan tarihlendirmeyle Karşıyaka'nın, Eski İzmir'den daha eski bir tarihsel geçmişe sahip olduğu da ortaya çıktı.
Başkan Dr. Cemil Tugay, ‘Tepede görülen en erken tarihli seramikler, uzmanlar tarafından Neolitik Çağ'ın geç safhasına (İ.Ö.5000) tarihlendirilmektedir.
İzmir ve çevresinde Neolitik Çağ'a ait yaşam izleri taşıyan Aliağa Helvacı Köy sınırları içindeki Araplartepe, Urla Limantepe, Kemalpaşa Ulucak Höyük, Bormova Yeşilova Höyüğü gibi birkaç höyük daha bulunmaktadır.
*- Kendin karşısında olduğundan
Karşıyaka yerleşim alanı, İzmir şehir merkezinin karşısında bulunması sebebiyle bu adı almıştır.
19. yüzyıl Batı kaynaklarında ‘Kordelio’ adıyla altında anılmıştır.
Batılı Kordelyo ismini önceleri Haçlı Seferleri komutanı İngiltere Kralı Aslan Yürekli Richard (o dönemde İngiltere'nin geçerli dili olan Fransızca'da ‘Richard Cocur de Lion’ ile bağlantılandırmışlar ise de, buralara hiç gelmemiş olan kralın Kordelyo ismi ile ilişkisi olabileceği tezi daha 19. yüzyıl kaynaklarında reddedilmiştir.
13. yüzyıl Bizans kaynaklarında bölgede yer alan ve yeri tam olarak tespit edilemeyen ‘Kordeleon’ adlı bir yerleşimin bahsi geçmektedir ve ismin kökeninin bu tarihlerden de geriye götürülebileceği savunulmuştur.
‘Kordule, Kordyle’ sözcüğünün Hellence’ de ‘şişlik, yumru, gurz, topuz başı’ gibi anlamları bulunmaktadır.
Gerçektende kıyı boyunca antik dönemde uzaktan algılanan tek belirgin ve hakim nokta Küçük Yamanlar Tepesi’dir.
Naldöken’den batıya ilerleyen kayalık sırt bir topuz başı gibi Küçük Yamanlar Tepesi ile sona ermektedir.
*- Destek sağlanıyor
Merkeze bağlı Sancaklı ve Yamanlar köyleri sınırında küçük ölçekli tarım yapılıyor.
Tarım, zeytincilik ve bahçelerden oluşuyor.
Bölgenin yamaç olması sonucu büyük tarım alanları bulunmuyor.
Buna rağmen Karşıyaka Belediyesi özellikle son zamanlarda evlere kapandığımız sırada, buradaki üreticilere tohumdan başlamak üzere her türlü desteği sağlıyor.
Bugünkü kent merkezinin büyük bir bölümü geçmişte tarım alanı olarak kullanılmaktaydı.
Gediz nehrinin 1870 yıllarına kadar denize döküldüğü alan olması nedeniyle alüvyon toprağı bulunan ve tarımda önemli yeri olan bu bölge günümüzde tamamen yapılaştı.
YORUMLAR