Beğendiğim sözlerden biri de, ‘Küçük ama etkili!’ lafı…
Şimdi de ‘Kısa ama önemli!’ bir paylaşım yapayım:
Ahmet Yerlikaya yazmış:
‘Okul tuvaleti kullanılmayacak durumdaydı.
Önce boyadım,
Sonra bidonlarla su taşıyıp bir güzel temizledim.
Bir iki güne de su deposu geliyor.
Çocuklar rahatça kullanabilecekler artık…’
Fotoğraflarını da paylaşmış…
Ama bu ‘kısa ve önemli’ paylaşımda önemli bir eksiklik var…
Birincisi Ahmet Yerlikaya’nın kendisini tanımıyoruz.
İkincisi; okul nerede?
Ama bu sorular, kutlamamı önlemiyor.
Ve ‘Keşke her birey, Ahmet Yerlikaya gibi olsun’ diyorum.
Şimdi yine çok ama çok önemli bir bilgiden söz edeyim;
Dr. Aziz Rodan, ‘Son 20-30 senedir hastalıkların nedenini ve gelişim mekanizmalarını açıklayan fizyopatoloji dersi tıp eğitim müfredatından kaldırıldı!’ diyor..
‘Niye?’ diye kendine sorduğu gibi yanıtını da veriyor:
‘Çünkü doktora ‘sen sorgulama!’ diyor. ‘Sen ilaç yaz!’ diyor.
Modern eğitim almış tüm doktorlar sadece ilaç firmalarını zengin ediyor şu anda…’
Çok önemli bir iddia…
Doğruluk derecesini bilmiyorum, bunu en iyi Rektörler bilir…
Onlar da işin aslını biliyorlardır.
Muhterem Kahraman’ın bu konudaki görüşü şöyle:
‘Geleneksel hekimliği tamamen devre dışı bırakıp, ilaç şirketlerinin mümessili haline dönüştürülen sistemden acilen dönülmez ise geleceğimiz tehlike altında!’
Yani konu bu kadar önemli…
‘Fizyoloji ve Fizyopatoloji bilmeyen, okumayan doktor, boşuna kendini doktorum sanmasın.
Öyle bir doktora kendimi emanet etmem!..’ diyenler var…
İşi ucu dönüyor, dolaşıyor bir başka sağlık sektörüne dayanıyor.
Bunu da Aziz Sarohan’ın söylediklerinden çıkarıyoruz:
‘Eczacılar da ilaç marketi oldu zaten,
Nerede o eski Eczacılar..
Sistem yok!
Ne olduysa 80lerden sonra oldu,
12 Eylül ve sonrasında yıpranmayan sektör kalmadı.
Devletçilikten planlamadan uzaklaştık ve olan oldu.’
Bu konuşmalardan, anlatımlardan ve kendi gözlemlerimden anladığım kadarıyla Eğitim kadar önemli olan sağlık sektörü de mutlaka ele alınıp sorunlar varsa çözümlenmelidir.
Umarım yetkililer konulara eğilirler.
YORUMLAR